Ahmet Muhip Dıranas, Olvido
Hoyrattır bu akşamüstüler daima. Gün saltanatıyla gitti mi bir defa Yalnızlığımızla doldurup her yeri Bir renk çığlığı içinde bahçemizden, Bir el çıkarmaya başlar bohçamızdan Lavanta […]
Hoyrattır bu akşamüstüler daima. Gün saltanatıyla gitti mi bir defa Yalnızlığımızla doldurup her yeri Bir renk çığlığı içinde bahçemizden, Bir el çıkarmaya başlar bohçamızdan Lavanta […]
proleterim bugün, bir ekmeğe başlamak ve sigorta gülersen talih bana çeyrek takarım yakana fazlası gelmiyor elimden gibi şeyler ya çok abarttım düşmeyi ya az abandım […]
Rıfat Eroğlu şiiri. ı. bir Yahudi kanser olduğunu öğrenir kalan üç aylık ömrünü doksan güne çevirir en yakın döviz bürosunda ıı. kargaların gıda tüketiminde atladığı […]
Daha uzun söyleyebilirdim bu sevinci kendime Bekledim biraz serinlesin yeryüzü Cümle ağrıların beni beslediği toprak Şimdi seninle sözleşecek bir ömrüm daha var Ellerimde birdenbire çoğalan […]
aymazdır zamanaşımının nüzulünü eşeleyen bayat korkusu ülserin, şuursuzluk alışkanlığı yapar. eşey düşkünlüğüdür, kadınların metruk ağrılarını kesifleştiren. akciğer alınganlığından ürer bakteri arteri açılarak ruhuma akar. bir […]
Suavi Kemal Yazgıç şiiri. 1 kırılır zaman vazosu betondan duvarlar yıkılır 2 boş bir teselli balonu yükselir şehirde kalan harabelerin üzerinde kelimeler de yorulur yosun […]
merdivenlerden iniyorsun geride bıraktıkların detone basamak basamak düşüyor irtifan hava kararıyor ve bir avuç toprak döküyorsun seni terk edecekleri çukura takım elbiseli yalanlar bırakıyorsun geride […]
rabbim bana bir cümle öğret ki amel edeyim bir cümle yorgunluk şeytanına karşı içimdeki firavuna kulluğumu hatırlatan bir cümle beş vakit için bir cümle göğe […]
Sendin Hakikat varlığın deryasında bir haykırış baharı birlikte getiren zemheri yaşamın umudun arkasındaki yanan mum çöl gecelerinin gizeminde Sendin Özgürlüğe susamış kelepçeli eller bir ilhamın […]
Ceviz ağaçları, kavaklar ve elmalar ve dahası Bir ikindi vakti yeşile boyuyorlar Gözlerimi, ellerimi, kollarım ve ayaklarımı Ciddi bir muhabbetin ortasındayım Ciddi bir muhabbetin dışındayım […]
Sevmek biraz ölümdür..hele yaşlandıkça ne çok seyrederiz, mûnis ve kimsesiz odalarda kendimizi. Ah! Ben sizi taşrada, çok önceleri bir romanda tanımıştım, biraz Halit Ziya öldürmüştü […]
Çok fazla Ahmet Kaya dinlemekten Altı yılda bitti dört yıllık fakülte Vize akşamlarında, kum gibi Yoksa isyan akşamları mıydı Ömrü uzatır mı bilinmez de Üniversite […]
böyle yalnız böyle iyi bir öyküyü yeni baştan okur gibi yeniden başlar gibi denize ama hiç bilmediğim bir denize yeniden başlar yeniden okur gibi derindeki […]
Müslüman kadın olmak bu dünyada, İçi kabararak dehşet saçan yer sarsıntısından, Şakağına dayanmış buz gibi namlunun soğukluğundan, Aylardır açlıktan kıvranırken kırışmış bedeninle, Dostların diyete girerken […]
yolcunun ayak izi bellidir -kimdir bu yolunu yitiren, bu bilinmeyen yol- ne kat ediyor? bu yolculukta, bu yolda ne arıyor o? bu çölden arzu kentine […]
Ağlamaya üşenen kadınlar biliyorum Sergio Ve ağlamak için duşa girmeyi bekleyenleri -Kaldırım taşı gibiydi kadının elleri Sanatsal değeri olmayan fakat biçimli- Tırnağında ölüm uzatan Acındıkça […]
Şimdi sen kalkıp gidiyorsun. Git. Gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar. Gitsinler Cemal Süreya Sana büyük bir sır söyleyeceğim Korkuyorum senden Aragon Kansam […]
(Bir uykudan sıçrayarak koşulan şiirler) Her şeye küserek başlanmış bir yaşamda sevindiğim yerlerden sancıdım incindiğim yerden kaçıncı kopuşum alıştıkça vazgeçiyor mu insan vazgeçmek saksıda susan […]
çocuğun yere düşerken çıkardığı sessizlik havada bir lastik top gibi patlayan kubbe soluksuz çatlayan ev çocuksuz ölü sokak annenin kara gözü kara çöl kardeşim- güneşte […]
ben büyük bir riskim bilmediği bir trene binerken kendi ayaklarına takılmamalı insan bazı geceler sabaha yavaş ilerliyor alnına dokunarak yürütebiliriz güneşi bir talihsizlik olarak başka […]
Yaşlı bilgelerden döndü kalemim kırılgan, nazenin, bitmeyesice derdim ben sana sefil içimi bağışlasam, Reyya dağına çıksam da bağırsam, yine de arz edemem halimi Mihca. gözlerini […]
göğsünde mektuplarımı saklayan sevgilimi bilmediniz siz bilmediniz ne zaman ona baksam elimi kestiğimi hep benim kanım döküldü, belli olmadan nerede yaşlandığım boşuna mı bitlendim hazmetmek […]
Müminler kardeştir İşte bu yüzden öldürürler birbirlerini İşte bu yüzden dağların başına resim olan keklikleri Bekleyip bir ağacın gölgesine yatarak Vururlar ve kan hiçbir şeydir […]
Sen varken bütün çiçekler kekeme ve harabe bütün şehirler sen varken kuşlara misafirliğe gidiyor ellerim nergis bile gönül koyuyor sulara. Sen varken karadan giderek uzaklaşıyorum […]
Korsan yürüyüşlerden biraz cesaret getir eve gelirken Ovalanmış kelimeler, Tarkovski’den bir sahne Geceyi bekle bir tutam yıldız tozu getir Yaşamak için bin bir bahane Ne […]
Biraz sessiz olur musunuz? Belki bu sessizlik şehrimizi onarır O bezgin park heykelleri Gelir avcumuza sırlarını bırakır. Biraz sakin olur musunuz? Ne de olsa solacak […]
önce ayaklarımı çıkarıyorum uykudan bir piyanoyla kutlu ayaklarımı ağzımı giyiniyorum sonra, yani yaşamaktaki sesimi, parmak uçlarımı sözünü kesiyorum geveze bir çağlayanın ki gök ağdıramıyor benim […]
Önümüze çıkan bütün şairlere sorduk: Sizce en büyük şair kim? Bir aydan beri üzerinde çalıştığımız bu konuda birbirinden enteresan cevaplar aldık. Arkadaşımız Murat Güven’in yaptığı […]
merhaba. ben Muhip beyin salonunun tam ortasındaki masayım. adım Katonya. şaka yapıyorum. elbette bir adım yok. yalnızca masayım. su kadar yalınım. bazen de doluyum bir […]
Sanırsın yanlışlar doğruyu götürmeyecek sanırsın götürürse ellerinde kırılmış bir çiçek Oturmuş dışarı bakıyorum haketmişim gibi oysa haketmek gerek dışarı bakmayı Çünkü içerden içlerinden egosantrik geliyorlar […]
Sonsuz dünyaların kıyısında buluşur çocuklar. Uçsuz gök hiç çırpınmaz başlarının üstünde, tedirgin su gürültüyle çarpar. Sonsuz dünyaların kıyısında çığlıklarla, Oyunlarla buluşur çocuklar. Kumdan kurarlar evlerini, […]
Sen tefsiri olmayan bir cümleden geliyorsun Dilinin altında seni dilsiz bırakan hurufât Sözlüklerde yüzünü ararken yakalanmışsın İçinde gitmekle kalmak arası yarım bir mesele. Sen hissesi […]
Anti-kapta aynılizm handi-kapları Kahrolsun emperyallektüeller Yaşasın hiç-seloglar Düşe-kalksın fahi(şe)izm Bildirsin MAO Ver elini MUĞ LA-MİM uygar Atla-antis bir ska geçir kulağıma Atla – iblis biz […]
Gidişatım iyi diyor Bu gidişle teşhis edilebilir bir hastalığım olacakmış ne güzel! Göğe bakmayacakmışım, boşluk çok saçma gelecekmiş Öyle dedi; ben onun delisiyim. Öyle dedi; […]
Sevgili Sanrı, Sana uzun uzun zahmetsiz yazabilmeyi isterdim lakin daktilomun sorunları giderek artıyor bu son zamanlarda. Kelimelerimin uzun taç atışları nominal değerlerini kaybediyor Bu son […]
İklimimi değiştireceğim bebek Bu mevsimde bize bu yağmurlar denk gelmeyecek.. Mütemadiyen mevsim yazmış bize de okumak gerek.. Ya da saçma bir sapanın şarjöründe ölmek desek. […]
Durdurun lan duvarı, ineceğim. Bir öğlensabahıakşamüstükaranlık basınca Duvarlar iyi bakıyorlar aslında bana Bir iftar üstü Kafamı yiyeceğim Gölgemden besleniyor şu karşımdaki duvar Doymak bilmez namussuz […]
Bir bahara kavuşturmak için ruhumu Yalınayak dolaştım çöllerde Kalbim kızgın güneşte kavruldu. Ah! Altı kanatlı bir melekti beni bekleyen İki yolun buluştuğu o yerde. Gece […]
Yazık oldu senin genç ömrüne. Ey şair! Değer verme sevgisine sen halkın Tez geçer gürültüsü zafer övgülerinin; Aptalın yargısına, soğuk kalabalığın Gülüşüne de boş ver, […]
Gelmiş iken şu dağları gezeyim Ölüm ile ayrılığın elinden Dertsiz bulamadım derdim yanayım Ölüm ile ayrılığın elinden Yaz gelince bulanayım coşayım Elim ile mezarımı eşeyim […]