Kategori: Şiirler

Zümrüt Karabudak, Dağlıların Öfkesi

Ah ruhumun yenilgi bilmeyen çağıltısı Söylemiştim kalleşlik her an ensemizdedir Kıldan ince kılıçtan keskin penceremizde Hürriyeti zehirle tattık hançeremizde Baldıranı baldan ayırt ettik, ölmedik Bu […]

3 Mayıs 2016

Ahmet Tahta, Anne Kızlık Soyadı

Bağışlamak sevmenin yarısı derdi yaşlı bab’annem Ben onu çok küçükken tanıdım En çok da dağıtırken yüzünün ışıltısını Yeni doğmuş gün arsızı kuşlara. Elinden her iş […]

3 Mayıs 2016

Duygu Küçüker, Mizansen

Hep yenilmek nasıl da yaklaştırıyor seni bana Kaldığımız yerden devam ediyoruz saat kaç Bir başına düşmez bu olmazların elması Seni bana resmeden ellerden Ki zamanı […]

2 Mayıs 2016

Zbigniew Herbert, Yaşlı adamların duası

Ama daha sonra daha sonra bizi siz reddetmeyin. Çocuklar kadınlar sabırlı hayvanlar mumlaşmış ellerimizi görmeye dayanamayıp çekip gittiğinde. Hareketlerimiz bir kelebeğin uçuşu gibi güvensiz. inatçı […]

30 Nisan 2016

Ayşe Sevim, Böcek İlacı

böcek ilacı “içimizden geçenleri” öldürür mü, demiştin sahildeydik, havaya zıplayan sokak dansçılarını martılar yiyordu hayatın cüzdanındaki fotoğrafını gösteriyordun bana bak diyordun nasıl da kargacık burgacık […]

30 Nisan 2016

Özgür Göreçki, Açıyor

benim de bir oğlum olsa adını özgür koyardım.bu, çok mantıklı. oğluma, balık ve silah tutmamayı kadınlara ve iyi davranmayı onlara yani, bunları elbette öğretirdim. aramızda […]

30 Nisan 2016

Dante Alighieri: Tadımlık

Bilge bir ulak çehresiyle git, balad, gecikmeden, seni yolladığım o güzel kadına, ve söyle ona nasıl iğreti hayatım. Şöyle gir söze: gözlerim meleksi çehresine bakmak için arzu […]

30 Nisan 2016

Cevdet Karal, İki Elma Şekeri

Bilemezdim böyle bilemezdim Bir gün evdeyim dediğinde Her şeyin dokunaklı geleceğini Geçenlerde bir arkadaş demişti İnsan yaşadığı kadınla ölmeli Bu gözyaşlarını tanıyorum bir yerden Tanıdığım […]

29 Nisan 2016

Ahmet Murat, 1981 de Neler Oldu?

korkma sönmez’i okuyordum sahnede gözlerim çakmak ıslak sakallar içindeki babama bakarak kulaklarıma taşıyordu kan karlı bir şubat çiliyordu evren paşaya yanıktı örtmen kolonya içiyordu korkma […]

27 Nisan 2016

Ahmet Erhan, Anne

Bırak kalsın masada ekmek Testide su Ayna puslu, pencere camı kirli Bırak kalsın saçların dağınık, Gözlerin uykulu. Saksıdaki çiçek susuz, kedi Yalını bekler bir köşede […]

26 Nisan 2016

Şeref Bilsel, Tuzruhu

Ölüyor şair! ağzında kırlar ve yıldızlarla bir ermeni tabutu kadar parlak korkular içinde dostları topuklarını ovuyor portakal kabuklarıyla kokusunu taşısın diye dünyanın resmî tören istemiyor […]

26 Nisan 2016

Yves Bonnefoy, Semender

Ve Douve’sun işte sen şimdi son odasında yazın. Bir semender duvarda kaçıp gitmede. O güzel insan başı yaymada yaz ölümünü. “Yok olmak isterim sende, dar […]

26 Nisan 2016

Lale Müldür, Seni Bırakıyorum

Seni bırakıyorum semender ellerimle Seni bırakıyorum Seni bırakıyorum Duvarlarda kurutulan anemon ellerimle İçimdeki sulara İçimdeki sazlıklara İçimdeki bataklıklara Seni bırakıyorum Seni bırakıyorum kendine kapanmış Kollarımın […]

23 Nisan 2016

Yusuf Atılgan, Ayrılık

Doğu yeli esiyor karşıdan kirpiklerim tozlu Ergin başaklar geçiyor iki yanımdan Sensiz Bir serin denizde misin kumda mısın Öyle mi omzunda kuruyan deniz tuzu Bensiz […]

23 Nisan 2016

Takahama Kyoshi, Haikular

Takahama Kyoshi 1954 yılında ölen Japon edebiyatçı. İşte Kyoshi haikuları.   Şafak sökerken, Kiraz çiçeklerine Vurup geçer yağmurun sesi. Çisil çisil yağan Hoş yağmurda Kiraz […]

22 Nisan 2016

Mehmet Akif, Bülbül

Basri Bey oğlumuza Bütün dünyâya küskündüm, dün akşam pek bunalmıştım; Nihayet, bir zaman kırlarda gezmiş, köyde kalmıştım. Şehirden kaçmak isterken sular zaten kararmıştı, Pek ıssız […]

21 Nisan 2016

Oğuzhan Bükçüoğlu, İkrar Ebkemin Dîlinde

Yolunu en başında kaybetmiş yolsuzluklara Adres tarif etmenin şüphesi düşsün içime Kakorafiyafob olamadığım için affedin beni Özrümü de bir başarı sayın, Sayın kayyum heyeti. İnanmak […]

21 Nisan 2016

Altay Öktem, Kuşlarım Üşüyor

cebime tıktığım kuşlar çok üşüyor ben de üşüyorum desem kim inanır bunca yıkıntının altında bunca kırık cam batmışken ayaklarıma belki yine seviyordur diye bir papatya […]

21 Nisan 2016

Serap Aslı Araklı, İkincil Ölüm

haydar uzağı bir şehre gidiyorum ayaklarımın altı kızıl toprak varolmanın yokluğuna bir dergi aldım okumuyorum sayfalarına ağlıyorum insan acımadan yazamaz ki neden masumiyet hep ansızın […]

20 Nisan 2016

İlhan Berk, Bir Orman

Hanginiz aklınıza getirdiniz. Benim bir gün insanlığımı Bitkilere hayvanlara kadar Bir gün tutup genişleteceğimi Bütün bu dünyaya saracağımı sonra da Şu esen rüzgâra bıraktım işte […]

19 Nisan 2016

Onur Akyıl, 340

sen bana bakma bunu suyla da konuştum çocuklarını kıran bir soydan geliyorum eskiden de aynı töre işlerdi yakardık birbirimizi bana benden erken bir ölüm de […]

19 Nisan 2016

Kemal Özer, Ağıt

annem mi bir kadın geciken bir kadın gece yatısına ölüm kendini göstereli babamın saçlarından günübirlik bir kadın üsküdar’la istanbul arasında babamdı sakalıydı babamın bir akşam […]

17 Nisan 2016

Turgut Uyar, Yokuş Yol’a

güllerin bedeninden dikenlerini teker teker koparırsan dikenleri kopardığın yerler teker teker kanar dikenleri kopardığın yerleri bir bahar filân sanırsan kürdistan’da ve muş – tatvan yolunda […]

15 Nisan 2016

Ahmet Murat, Kalbin Kararı

önce sola, sonra sağa, yine sola bakan akıldır, kalp uzatmaz. akıl iki kere ikiyi iyice bilir kalp ikiyi inkar edecektir. insan uykudadır, ölünce uyanır, günün […]

15 Nisan 2016

Berat Bıyıklı, Ölü Kâhinin Günlüğünden

Suyun suya göz kırptığı aralığa Bir çingenenin hasmını lanetleyen sesi gibi uğursuz karabüyücülerin tüm acılarını topladığı üçayaklı masanın Tam karşısında kendini asmasıyla geliverildi. Tam o […]

11 Nisan 2016

Enis Akın, Kötüler Hep Kazanır

bir kadın gözlerini gizlemeye karar vermişse korkunçtur, bütün gıcırtılarından yataklar durur. ne zaman bir çim kokusu konuşmaya karar vermişse belânın dilinden katanalar arka ayakları üzerinde […]

10 Nisan 2016

Behçet Necatigil, Açık

Geceleri korkulu yollara gittiniz mi Biz çok şeyi vakit yok pek kısa geçiyoruz Limanda bilinen gemiler oysa açıklardadır Kullanırız bir sözü ama hangi anlamda? İnsan […]

10 Nisan 2016

Eugene Guillevic, Kayalardan

I Kayalar bilmez Konuşur durursunuz onlardan Avuçlarında başlayıp biten Büyüklüktür yalnız Ve unutmak gelip gidişini yanıp sönüşünü denizin Güneşlerin kırmızı II Gülmek ağrısını duymazlar Yahut […]

9 Nisan 2016