Ahmet Erhan, Anne
Bırak kalsın masada ekmek Testide su Ayna puslu, pencere camı kirli Bırak kalsın saçların dağınık, Gözlerin uykulu. Saksıdaki çiçek susuz, kedi Yalını bekler bir köşede […]
Bırak kalsın masada ekmek Testide su Ayna puslu, pencere camı kirli Bırak kalsın saçların dağınık, Gözlerin uykulu. Saksıdaki çiçek susuz, kedi Yalını bekler bir köşede […]
Ölüyor şair! ağzında kırlar ve yıldızlarla bir ermeni tabutu kadar parlak korkular içinde dostları topuklarını ovuyor portakal kabuklarıyla kokusunu taşısın diye dünyanın resmî tören istemiyor […]
Ve Douve’sun işte sen şimdi son odasında yazın. Bir semender duvarda kaçıp gitmede. O güzel insan başı yaymada yaz ölümünü. Yok olmak isterim sende, dar […]
Kilis, beşinci yılını dolduran Suriye iç savaşının sosyal, siyasal, kültürel, askeri ve ekonomik etkilerini en derinden hisseden bir sınır şehrimiz. Nüfusundan fazla mülteciye kucak […]
Bulutlu serin ama hafiften sıcaklığın güzelliğini yürekte hissettiren bir gün açtı gözlerimizi bu sabah. Hafta sonu olduğunu unutup yataktan kalkıp hemen hazırlığa girişiyorum. Kıyafetlerimi dolaptan […]
Giriş yerine Benim bir köpeğim vardı. Dişiydi. Mahallenin en gösterişli erkek köpekleriyle dolaşmaya çalışırdı. Ama her defasında gebe kalır ve terk edilirdi. Sonra öldü. Yalnızdı […]
Belya Düz ilk şiir kitabıyla geldi.Okur Kitaplığından çıkan kitabın enteresan da bir ismi var gülümseten: Sultanbeyli’den Nişantaşı’na Türk Şiiri. Başta gülümseten okudukça acı acı gülümseten […]
Nabokov vardır. “Edebiyat, peşindeki iri gri kurtla bir çocuğun Taş Devri vadisinden ‘kurt, kurt’ çığlıklarıyla koşarak geldiği gün doğmadı; bir çocuğun ‘kurt, kurt’ çığlıklarıyla peşinde […]
Seni bırakıyorum semender ellerimle Seni bırakıyorum Seni bırakıyorum Duvarlarda kurutulan anemon ellerimle İçimdeki sulara İçimdeki sazlıklara İçimdeki bataklıklara Seni bırakıyorum Seni bırakıyorum kendine kapanmış Kollarımın […]
Doğu yeli esiyor karşıdan kirpiklerim tozlu Ergin başaklar geçiyor iki yanımdan Sensiz Bir serin denizde misin kumda mısın Öyle mi omzunda kuruyan deniz tuzu Bensiz […]
Şiir üzerine metinler. Şiirden, fizik ya da marangozluktan söz eder gibi konuşan insanlar vardır ve bunlar, sözü aldıklarında, bakın bu olmamış, bunun yetkinliğini kanıtlayacak hayal […]
Bildim. Babam karların üzerine yüzükoyun uzatıldığında, karın ne kadar dondurucu olduğunu. Kırarmaya başlamış sakalları kara değdiğinde, dudaklarındaki titremeyi. Morarmış dudaklarından çıkan nefesin karları erittiğini. Bir […]
Takahama Kyoshi 1954 yılında ölen Japon edebiyatçı. İşte Kyoshi haikuları. Şafak sökerken, Kiraz çiçeklerine Vurup geçer yağmurun sesi. Çisil çisil yağan Hoş yağmurda Kiraz […]
Akşam yemeği yiyorum biraz, aydınlık pencerede Oda kararmış gökyüzü görünüyor. Dışarı çıkınca Geniş kırlığa götürür dingin yollar az sonra. Göğe bakıyor ve yiyorum- kimbilir şimdi […]
DÜN, BUGÜN, YARIN When I was a little child , Bir yokluktu Ankara. Apres moi dull and wild Town ne oldu, que sera? İTHAF ve […]
İnsanız işte, en çok imkansızlık içinde ne kazandıysak o kıymetli oluyor. Emek, iş, hayat, okul, başarı, kariyer, maddi ve manevi daha birçok şey. Hepsi imkansızlıkla […]
Basri Bey oğlumuza Bütün dünyâya küskündüm, dün akşam pek bunalmıştım; Nihayet, bir zaman kırlarda gezmiş, köyde kalmıştım. Şehirden kaçmak isterken sular zaten kararmıştı, Pek ıssız […]
Kimseyle anlaşma yoluna gitmedi. 19.yy’lın sonlarında 1848-50 devrimlerinin sonrasında,Paris’i kısa bir süreliğine de olsa özgürleştiren Paris Komünü’nün üzerinden tam 18 yıl geçmişti Makhno Uykayna’nın […]
Yolunu en başında kaybetmiş yolsuzluklara Adres tarif etmenin şüphesi düşsün içime Kakorafiyafob olamadığım için affedin beni Özrümü de bir başarı sayın, Sayın kayyum heyeti. İnanmak […]
cebime tıktığım kuşlar çok üşüyor ben de üşüyorum desem kim inanır bunca yıkıntının altında bunca kırık cam batmışken ayaklarıma belki yine seviyordur diye bir papatya […]
Amsterdam, 3 Nisan 1878 Konuştuğumuz üstüne daha epey düşündüm, ve istemeyerek «dün ne idiysek bugün de oyuz» sözleri geldi aklıma. Ama bu demek değildir ki […]
İstanbul’da şehrin huzurunu bozan kişilerin başında külhanbeyleri gelirdi. Yatıp kalkacak yeri olmadığı için hamamların külhanlarında, yani ateş ocaklarında barınan kişilere verilen külhanbeyi ismi zamanla sosyal […]
İlk sayısıyla dikkatleri üzerine çeken Heybedar Dergi, 2. sayısını okurlarına ulaştırmak için yollara düştü. Evlere birey, sohbetlere konuk olmak gayesiyle kalem ve sözü muhabbetle buluşturan […]
Kemal Ateş yeni romanı “Veresiye Defteri”nde 1940’lı ve 1950’li yılların Ankara’sına götürüyor okuru. Türkiye Cumhuriyeti’nin taze başkentine Orta Anadolu’nun köylerinden göç başlamıştır. Şehirleşmenin daha yeni […]
Bir anlamda, sıkıntı içinde olan İlkçağ insanının yaşamına yönelik psikolojik yardımı anlatıyor. Tümüyle İlkçağın yazınsal türüne özgü bir edebiyat olan ‘Teselliler’, Romalı filozof, devlet adamı […]
haydar uzağı bir şehre gidiyorum ayaklarımın altı kızıl toprak varolmanın yokluğuna bir dergi aldım okumuyorum sayfalarına ağlıyorum insan acımadan yazamaz ki neden masumiyet hep ansızın […]
1. Gözünle gördüklerine sakın inanma. Görünenlerin hepsi sınırlıdır. Anlayarak bakmaya, bildiklerinin ötesine geçmeye çalış. O zaman uçmanın anlamını da daha iyi öğreneceksin. 2. En yüksekten […]
12. Akbank Kısa Film Festivali’nin ödüllü filmleri, 22 Mart – 13 Mayıs tarihlerinde Türkiye’deki üniversitelerde gençlerle buluşmaya devam ediyor. Gösterimler, 22 ilde toplam 42 üniversitede […]
Hanginiz aklınıza getirdiniz. Benim bir gün insanlığımı Bitkilere hayvanlara kadar Bir gün tutup genişleteceğimi Bütün bu dünyaya saracağımı sonra da Şu esen rüzgâra bıraktım işte […]
sen bana bakma bunu suyla da konuştum çocuklarını kıran bir soydan geliyorum eskiden de aynı töre işlerdi yakardık birbirimizi bana benden erken bir ölüm de […]
Temizliğe, düzene, sayılara, sağlık durumuna, elektrikli cihazlardan yayılabilecek tehlikeye takanlar olduğu gibi kilosuna takanlar da vardır. Daha ince olmak için kendilerini açlığa mahkûm eder, dayanamayıp […]
TYB İstanbul Şubesi ve Tuzla Belediyesi tarafından 1. Ulusal Şiir ve Hikâye Yarışması düzenleniyor. “Her insan bir şiir, her hayat bir hikâye” sloganıyla düzenlenen yarışmada, […]
annem mi bir kadın geciken bir kadın gece yatısına ölüm kendini göstereli babamın saçlarından günübirlik bir kadın üsküdar’la istanbul arasında babamdı sakalıydı babamın bir akşam […]
3. sayımızda şiirler, yazılar ve bir de soruşturma ile karşınızdayız: ‘Okuma ve içsel yetkinlik kıskacında şiir ve dil!’ Dosyamıza katkıda bulunan isimler: Abdullah Turut, Asuman […]
Zira Ellerini öpüp kalbime koyduğum biri var. Kaç yaşında olursa olsun benim için masumiyetini yitirmeyen biri. Kalbimin tüm odaları onun, İsterse çamurlu kramponlarıyla, isterse parmak […]
Fosforlu Elma, 4. sayısıyla okurun karşısına sağlam içerik ve özgün tasarımıyla çıktı. “Tecrübe yaşlanmaz, insan yaşlanır.” mottosu bu sayıya ses veriyor. Dördüncü sayının çekirdek yazısı […]
veda! birinci gün – martılar bu şehri terk etti ters giydiğim ayakkabılarla, adını bile bilmediğim sokaklarda yürüyorum. levha yok, yön yok, ışık yok. sağa sola […]
Türkiye’de alanında ilk ve tek olan “2. Beykoz Çocuk Kitapları Fuarı” 16-24 Nisan 2016 tarihleri arasında okurlarla buluşuyor. 75 yayınevi ve onlarca yazar, çocuklar için […]
güllerin bedeninden dikenlerini teker teker koparırsan dikenleri kopardığın yerler teker teker kanar dikenleri kopardığın yerleri bir bahar filân sanırsan kürdistan’da ve muş – tatvan yolunda […]
Sanatımız acılarımızdan daha büyük olmamalı Ayakları çıplak çocuklar dururken Dramı sadece tiyatrodan anlıyorsa eğer bir insan Hayatı hiç yaşamıyor demektir Midesine zarar veriyorsa açlıktan çıkmış […]