Melike Kılıç, Bir Filmden Kesit
Bir hikâyeye dahil değilsek, kurguladıklarımız için suçlanamayız. İç: Ellerin dokunmadığı hiçbir şey kalmamış ve dokunulmamış gibi geziyordu koltukların üzerinde. Bir filmden bir kesit Açtın ve […]
Bir hikâyeye dahil değilsek, kurguladıklarımız için suçlanamayız. İç: Ellerin dokunmadığı hiçbir şey kalmamış ve dokunulmamış gibi geziyordu koltukların üzerinde. Bir filmden bir kesit Açtın ve […]
Putları kırmanın cezası ateşte yanmaktır putları kırmamanın da ateşi gül edecek baltalı bir çocuk kalmadı burda çocuk kalmadı burda defterini karalıyor çocuk akşamların göğe yaptığı […]
Şüheda biliyorum Kızıyorsun Evet haklısın Bir nokta kadar ciddi olamıyorum Sana gelirken hep üçe bölündük Kendimle ben Şüheda biliyorum Rüzgarın şiddetli esintisi Kılcal damarlarımızdan söküp […]
Amerika sana her şeyimi verdim,şimdi bir hiçim ben. Amerika, iki dolar yirmi yedi sent 17 Ocak 1956. Kendi kafama bile dayanamıyorum. Amerika, ne zaman bitireceğiz […]
Anne düşünüyorum da eve dönersem bir gün habersiz sabahın erken saatlerinde dönerim yılların birikimi zenginlikler demir atların sırtında her yer, her şey mavidir hâlâ usulca […]
kilitli su narların kızardığı uzak ülke üflenmedi ülkene henüz zaman tenhalarda birkaç sokak gezinip dolaşsın bırak süslenip saçılsın bir heykeldi ben onunla öpüştüm bir ırmak […]
1. ölü şairler geçiyordu uzun ırmağımdan seyrelen sesleriyle hepsi benden bir zerre ve ben onlardan yekûn bir şaşkınlık, işte nereden gelmişim, nereye? yalan bu yersiz […]
Biz kırmızı ışıkta geçiyorduk bayım birbiriyle çarpışacağından haberi olmayan iki ses arasında bir gözlüğün ayrı yere bakan iki camında sessizce çizikler biriktirerek birbirinden habersiz iki […]
yürüyen polis üniformaları var şapkalarında yıldızlar, keski ve barut sirenler kötüye delalet ediyor bulutlar; karmakarışık saçlarım yaya geçitleri kullanılmıyor şehir pranga bulutlar nezdinde eziliyor her […]
anacığımı ben doğurdum kovukta babamın da çoğunu ülkemin yolladım çocuklarımı kurumlarına yıkasınlar diye bu onulmaz sancıyı. yıksın tunç bilekten kerahet vakitlerinde yeni cürümler kazısınlar arzımızda […]
O gece o vakit o an Susturuldum sustum hiç konuşmadan Yanılmıyorsam eylül sonbahardı Serin hareketli ve ıslak Geçmiş yani dün bugün yaşıyoruz elbette yarın kıpırtılı […]
Koca Mustapaşa! Ücra ve fakir İstanbul! Ta fetihten beri mü’min, mütevekkil, yoksul, Hümü bir zevk edinenler yaşıyorlar burada, Kaldım onlarla bütün gün bu güzel rü’yada. […]
Varolmak için mi yaşıyorduk yoksa başka bir amacımız mı vardı? Sordum bunu kim bilir daha kaç yaz deliliğime Babam atıldı öğretmenlikten Annem de çok uzun […]
ÖNDEYİŞ Bir şövalye vardı üzgün, sessiz, Solgun yanakları çukurda; Kapılmış karanlık hülyalara Dolaşırdı sendeler gibi orda burda. Dalgın, hissiz, yavaş, sakar Sallana yıkıla yürür gördükçe […]
VI Ben tırmandıkça Dağ terliyor Kalp daha hızlı atıyor Taşlar belkemiğinden aşağı Azar azar damlıyor Vadide Nehrin ağzı bir dedikodu gibi Taşların kulağına su fısıldıyor […]
Her akşam eve dönerken bilmem kaç tanrı bıçaklıyorum Yok şimdi eskiden sarıldığımız ablalar Canlarım, yağmuru dindirme heyecanları Her şeyden edinilmiş kinayenlenmiş kadınlar Arkadaş kırıntıları gülüşme […]
Kısır bakışlarını savurdu kasıklarıma Hiçbir tufan kopmayacaktı Nuh rüzgarlara ve rabbine güvenip yelkenleri açmayacaktı Zaten o tufan kopsa kirpiklerinin yarasından Ben inkar edenlerden olup boğulacaktım […]
Yazdıklarım, arka camdaki tuğra kadar ideolojik, kan ve barut üzerine kurulan dostluklar kadar stratejik, hırdavata dayalı toplumsal statüler kadar sosyolojik, tokiʼnin mimari dehası eserleri kadar […]
Nedir beni sahipsiz ağaçların meyvelerini yemeğe iten Beni götüren ne insanlığın gözle görülmediği kalple hissedilmediği yüreklere Beni vardıran ne, Bana beni çaldıran ne Beni bu […]
Her şey bir rüzgâra bakıyor ağabey Bakma esrar çekip mayıştıklarına Bir gün var ya bu Mağribli çocuklar Bir gün yakacaklar Paris‘i Hakan […]
Kimse onaramaz aşkın yıpranmış kumaşını tıpatıp biçmiş içimize o usta makastar eğirip ipek ipliğini göğün mavi ipeğinden geçirmiş acılarımızın paslanmaz iğnesine hiç benzemez o umutlarımızın […]
Baylar! Bin dokuz yüz seksen birdeyiz Karşınızda eylülün sesi Ağustosa çekildi, eylülün sesi Birazdan konuşacak “Bu dünyada yaşamak can sıkıcı bir şeydir baylar. Tepelerde bulamaçların […]
Eğik yazılarımın yıl dönümüydü Erkek ve kadın ön adlarının Bir gün bir yılanın, başı pulsuz bir yılanın Başı suyun içindeki batı ve doğu yönünde Ay […]
I. Zamanla geçiyor her şey ama zaman geçmiyor Saman sayfalar arasında kuruyor kasımpatı Saate bakıyoruz yelkovan felç olmuş Akrep dikkat kesilmiş bize gülümsüyor Gece olup, […]
Korku içinde yaşıyoruz. Çünkü öleceğimizi biliyoruz. Hayvanlar öleceklerini bilmez, korkuları yoktur! Memnun biçimde yaşarlar…içinde bulundukları anı. Ölümün farkında olmak bizi alıkoyar. * * * Hükümetin […]
Gönlüm Ortadoğu Ben Amerikanyalıyım Emperyalizmin ana vatanı Özgürlük masalının baş kahramanıyım Asker çıkartırım tüm utangaç gülüşlere Masum gözlere Barışı ararım Muhtaç Üçüncü dünya güzellerinde İki […]
Çünkü ben bir gülüm. Bir gül olmakla açıkladım bencilliğimi. Ve sevilmiş olmamı. Ben bir gülüm de ondan, dedim duyunca yazgımın içinde kavrulan sorunun çıtırtılarını. Yürümüşüm […]
bazen yanında yürüyorum bu çok gerçekçi geliyor ayağını şeker kamışına benzetmiştim bunun için çok üzgünüm bilseydin bu iyi bir tabirdi çiçekleri koparmana gerek yoktu topal […]
yalandır eti tırnaktan ayırırlar kolayca kimse koyduğun yerde durmaz kuş konduğu koptuğu yerden uzar dal boşluğa suyun arzususaçımdan süpürge senden adam benden madam olur mu […]
Razıyem derdine yarin men şikayeti itmezem Kendi halim söylerem gayri hikayet itmezem Derd ü mihnet yoldaşımdır bu yola azm ideli Dost belasından başım bir dem […]
Beri bak ben o zamanlar genç idim tek başıma çılgınca Neler yaptım bilir misin etrafımda başka gençler bulamayınca İt resmini kartonun bir yüzüne özene bezene […]
“Bu insanlar dev mıdır? Giysi görmemiş gövde mıdır?” Bir duruşları var onların El ele tutuşup zulmün kepeğini kaldırdıklarında Bu adamlar can mıdır? Çatan giymemiş […]
onlara artık yeni insanlar tanımak istemediğimi söyle bana inanmıyorlar güneş mi göreyimmiş, iki insan, açılsın mıymış içim beni alıp pencerenin önüne yerleştiriyorlar onlara bir salon […]
Bir süre sonra, bir eli tutmakla, bir ruhu zincirlemek arasındaki ince farkı öğrenirsin, Ve aşkın yaşlanmak, birlikte olmanın da güvende olmak anlamına gelmediğini öğrenirsin. Ve […]
içimiz diyorum evet ikimizin yerine atlara su veriyorum yok artık daha neler ayna, esrik, medcezir, aşk; tüm klişelere düşüyorum hala kafiye gözetiyorum sonra zbam diye […]
Ve sevinç güzel bir denizle başladı ve güneş ipi kalınlaştırıyordu sonra ansızın uzayıverdi ip bir ucu orda kaldı bir ucu bende ve iki uç arasında […]
Arabî çağı çaldılar bizden nebî’nin evinden fâtımatu’z-zehrâ’yı çaldılar ey salâhaddîn, kur’an’ın ilk nüshasını sattılar ali’nin gözlerindeki hüznü sattılar ey salâhaddin, seni ve bizi toptan sattılar […]
Beni bu güzel havalar mahvetti, Böyle havada istifa ettim Evkaftaki memuriyetimden. Tütüne böyle havada alıştım, Böyle havada aşık oldum; Eve ekmekle tuz götürmeyi Böyle havalarda […]
sana küstüğümde sen yoktun daha yokluğuna küsmüştüm sonra sen geldin kendime isteyemezdim seni öyle güzeldin şimdi varmışsın gibi küsüyorum yokluğuna alınganlık, ah, bilmezsin, küsmem de […]
eski bir oyuğa merhaba demek için gelmiş olmalıydın bu terkin başka bir beyânı varsa,ismim hâlâ meryem hâlâ senâ nedensiz önüme bıraktığınız her karar, delirmek olarak […]