Bill Brandt Hakkında
Annesi Alman, babası İngiliz bir fotoğrafçı Bill Brandt. Alman bir anneyle İngiliz bir babanın oğlu olarak 1904 yılında Hamburg –Almanya’da doğmuştur. Birinci dünya savaşı sırasında […]
Annesi Alman, babası İngiliz bir fotoğrafçı Bill Brandt. Alman bir anneyle İngiliz bir babanın oğlu olarak 1904 yılında Hamburg –Almanya’da doğmuştur. Birinci dünya savaşı sırasında […]
Luis Bunuel’in sürrealist ressam Salvador Dali ile birlikte kotardığı Endülüs Köpeği (1928) ve Altın Çağ (1930) sürrealist sinemanın ataları. Böylelikle Bunuel de sinemada sürrealizmin […]
Usulca gir kapıdan zile basma Hiç telaşlanma ben daha dönmemişsem Yoldayımdır nerdeyse yokuşun dibinde Suların kararmasını bekliyorumdur Tuğla harmanlarından gelen yanık havanın Bahçedeki akşamsefalarına sinmesini […]
kalbim! tahammül teknem! dur biraz burada zaman yok kuşlar yok varış yok ne tutunabileceğim bir kıyı düşü ne kendi kederini çitileyen deniz kanamalı insanla beslenen […]
diyebilirim ki ben hepinizin ortasından sessizce geçmeliyim size söyleyeceklerimi biriktirdiğim defterimi gözünüze ve söylemek üzere olduklarımı hazırladığım kalemimi de gözünüze sokmak için biraz kan akmalı […]
Anneler için hiç büyümeyen oğulları vardır. Yaşı kırklara gelse bile bir akşam eve geç kaldığında pencere önünde uzun kederlere dalar anneler. Anne dilinde oğullar, endişe […]
bunda merak edecek ne var bir mısra, hayat kurtaran bir mısra a’yı ne kadar uzatacağını bilmeyenlerden şair intikam alacaktır tercüme kokan yerli kahpeliklerden telif olsa […]
Bir misafirliğe gitsem, Bana temiz yatak yapsalar; Her şeyi, adımı bile unutup Uyusam. Melih Cevdet Anday İZDİHAM
Bağışlamak sevmenin yarısı derdi yaşlı bab’annem Ben onu çok küçükken tanıdım En çok da dağıtırken yüzünün ışıltısını Yeni doğmuş gün arsızı kuşlara. Elinden her iş […]
Hep yenilmek nasıl da yaklaştırıyor seni bana Kaldığımız yerden devam ediyoruz saat kaç Bir başına düşmez bu olmazların elması Seni bana resmeden ellerden Ki zamanı […]
bu kadar çok yalanı nasıl söyledim şiire döküldüm bak tekrarlıyorum kendimi içimdeki nehir nerede başladı nerede bitti beni bu şiir anlatmaz ki üzgünüm ben seni […]
Okunması gereken en iyi 100 kitap listesini yayınlıyoruz. Mutlaka değerlendirin… 1- Savaş ve Barış / Lev Tolstoy 2- 1984 / George Orwell 3- Ulysses […]
Kimlik belgemi kaybettim. Yeniden yazmalıyım hayat hikâyemi en baştan Birçok makama, bir nüsha Tanrı’ya Bir de şeytana. Negev’de rüzgârla alazlanmış bir kavşakta Otuz üç yıl […]
İspanyol şair Alberti, Cervantes Ödülü almış, 1920-1999 yılları arasında yaşamıştır. Biliyoruz sevgilim, şimdi çevremizi saran şu görünüm uyumuş gibi, ölmüş gibi; ağaçların akıllarında bir […]
Bugün Cumartesi Bugün hiçbir şeyden daha hızlı yaşamamalı. Hayatla aramızı birkaç adım açmalı. Mesela bir şarkıya ikinci nakaratında eşlik etmeye başlamalı. Bir kitabı son cümlesi […]
benim de bir oğlum olsa adını özgür koyardım.bu, çok mantıklı. oğluma, balık ve silah tutmamayı kadınlara ve iyi davranmayı onlara yani, bunları elbette öğretirdim. aramızda […]
böcek ilacı “içimizden geçenleri” öldürür mü, demiştin sahildeydik, havaya zıplayan sokak dansçılarını martılar yiyordu hayatın cüzdanındaki fotoğrafını gösteriyordun bana bak diyordun nasıl da kargacık burgacık […]
Bilge bir ulak çehresiyle git, balad, gecikmeden, seni yolladığım o güzel kadına, ve söyle ona nasıl iğreti hayatım. Şöyle gir söze: gözlerim meleksi çehresine bakmak için arzu […]
Bilemezdim böyle bilemezdim Bir gün evdeyim dediğinde Her şeyin dokunaklı geleceğini Geçenlerde bir arkadaş demişti İnsan yaşadığı kadınla ölmeli Bu gözyaşlarını tanıyorum bir yerden Tanıdığım […]
izdiham.com kurulduğu günden beri genç yazarların ve şairlerin yanında oldu. Olmaya da devam ediyor. Edebiyat dünyasının kalabalığında sesi boğulan genç isimlerin seslerine ses olmaya devam […]
Bir gün gelir, “Tanrım!” diyemezsin artık. Toptan bir temizlik zamanıdır. Artık “Sevgilim!” diyemeyeceğin bir gün. Çünkü boşunalığı kanıtlanmıştır aşkın. Ve gözlerden yaş akmaz. Ve ancak […]
korkma sönmez’i okuyordum sahnede gözlerim çakmak ıslak sakallar içindeki babama bakarak kulaklarıma taşıyordu kan karlı bir şubat çiliyordu evren paşaya yanıktı örtmen kolonya içiyordu korkma […]
Bırak kalsın masada ekmek Testide su Ayna puslu, pencere camı kirli Bırak kalsın saçların dağınık, Gözlerin uykulu. Saksıdaki çiçek susuz, kedi Yalını bekler bir köşede […]
Ve Douve’sun işte sen şimdi son odasında yazın. Bir semender duvarda kaçıp gitmede. O güzel insan başı yaymada yaz ölümünü. Yok olmak isterim sende, dar […]
Giriş yerine Benim bir köpeğim vardı. Dişiydi. Mahallenin en gösterişli erkek köpekleriyle dolaşmaya çalışırdı. Ama her defasında gebe kalır ve terk edilirdi. Sonra öldü. Yalnızdı […]
Nabokov vardır. “Edebiyat, peşindeki iri gri kurtla bir çocuğun Taş Devri vadisinden ‘kurt, kurt’ çığlıklarıyla koşarak geldiği gün doğmadı; bir çocuğun ‘kurt, kurt’ çığlıklarıyla peşinde […]
Seni bırakıyorum semender ellerimle Seni bırakıyorum Seni bırakıyorum Duvarlarda kurutulan anemon ellerimle İçimdeki sulara İçimdeki sazlıklara İçimdeki bataklıklara Seni bırakıyorum Seni bırakıyorum kendine kapanmış Kollarımın […]
Doğu yeli esiyor karşıdan kirpiklerim tozlu Ergin başaklar geçiyor iki yanımdan Sensiz Bir serin denizde misin kumda mısın Öyle mi omzunda kuruyan deniz tuzu Bensiz […]
Şiir üzerine metinler. Şiirden, fizik ya da marangozluktan söz eder gibi konuşan insanlar vardır ve bunlar, sözü aldıklarında, bakın bu olmamış, bunun yetkinliğini kanıtlayacak hayal […]
Bildim. Babam karların üzerine yüzükoyun uzatıldığında, karın ne kadar dondurucu olduğunu. Kırarmaya başlamış sakalları kara değdiğinde, dudaklarındaki titremeyi. Morarmış dudaklarından çıkan nefesin karları erittiğini. Bir […]
Takahama Kyoshi 1954 yılında ölen Japon edebiyatçı. İşte Kyoshi haikuları. Şafak sökerken, Kiraz çiçeklerine Vurup geçer yağmurun sesi. Çisil çisil yağan Hoş yağmurda Kiraz […]
Akşam yemeği yiyorum biraz, aydınlık pencerede Oda kararmış gökyüzü görünüyor. Dışarı çıkınca Geniş kırlığa götürür dingin yollar az sonra. Göğe bakıyor ve yiyorum- kimbilir şimdi […]
İnsanız işte, en çok imkansızlık içinde ne kazandıysak o kıymetli oluyor. Emek, iş, hayat, okul, başarı, kariyer, maddi ve manevi daha birçok şey. Hepsi imkansızlıkla […]
Kimseyle anlaşma yoluna gitmedi. 19.yy’lın sonlarında 1848-50 devrimlerinin sonrasında,Paris’i kısa bir süreliğine de olsa özgürleştiren Paris Komünü’nün üzerinden tam 18 yıl geçmişti Makhno Uykayna’nın […]
cebime tıktığım kuşlar çok üşüyor ben de üşüyorum desem kim inanır bunca yıkıntının altında bunca kırık cam batmışken ayaklarıma belki yine seviyordur diye bir papatya […]
Kemal Ateş yeni romanı “Veresiye Defteri”nde 1940’lı ve 1950’li yılların Ankara’sına götürüyor okuru. Türkiye Cumhuriyeti’nin taze başkentine Orta Anadolu’nun köylerinden göç başlamıştır. Şehirleşmenin daha yeni […]
Bir anlamda, sıkıntı içinde olan İlkçağ insanının yaşamına yönelik psikolojik yardımı anlatıyor. Tümüyle İlkçağın yazınsal türüne özgü bir edebiyat olan ‘Teselliler’, Romalı filozof, devlet adamı […]
1. Gözünle gördüklerine sakın inanma. Görünenlerin hepsi sınırlıdır. Anlayarak bakmaya, bildiklerinin ötesine geçmeye çalış. O zaman uçmanın anlamını da daha iyi öğreneceksin. 2. En yüksekten […]
haydar uzağı bir şehre gidiyorum ayaklarımın altı kızıl toprak varolmanın yokluğuna bir dergi aldım okumuyorum sayfalarına ağlıyorum insan acımadan yazamaz ki neden masumiyet hep ansızın […]
veda! birinci gün – martılar bu şehri terk etti ters giydiğim ayakkabılarla, adını bile bilmediğim sokaklarda yürüyorum. levha yok, yön yok, ışık yok. sağa sola […]