13 Ekim 2021

Sacit Kalamar Alelade Bir Adamın Hikâyesi

ile onurkorkmaz

Sacit Kalamar, sayın Kalamar veya Saco; Üsküdar’da yaşayan ve boşanmadıysa halen evli olan bir öykü karakteri. Öykünün adı bu yazının başlığı ile aynı veya bu yazının başlığı öykü kitabının da adı. Sacit’in şu an ne işle meşgul olduğunu bilmiyoruz ama önceleri yaşlı karakterleri seslendiren genç bir dublaj sanatçısı olduğunu kitaptan öğreniyoruz. Sadece diyaloglardan ve Sacit Kalamar’ın zihninde geçen kendi kendine konuşmalardan oluşan kitap; hiçbir betimleme, tasvir ve örneğin ‘’birkaç adım daha attıktan sonra her sabah bir paket sigara aldığı büfenin köşesinden dönerek gözden kayboldu’’ gibi bir ifade içermiyor. Sadece ikili diyaloglar ve etrafta konuşacak kimse olmadığında Sacit’in kafasında yükselip kaybolan seslerden, anılardan kurulu bir öykü.

Sacit Kalamar’ın hikayesi ne Luis Ferdinand Celine’in ilham kaynağı olduğu ne de Rus yazarların mesela Moskova’da geçen bir romanda çeşitli meydan veya muhitleri ayrıntılı olarak işlemelerine bir tepki olarak kaleme alınmış bir eser. Bunu nereden mi biliyorum çünkü kitabın yazarı ile konuştuğumuzda Rus yazarlara karşı olumsuz bir bakış açısına sahip olmadığını ve Luis Ferdinand Celine’i hiç okumadığını öğrendim. William Faulkner’dan etkilendiğini ve bilinç akışı tekniğini sevdiğini bildiğim yazar, bu yüzden bir tahminde bulunacak olursam şöyle derdim, Sacit Kalamar’ın bir dublaj sanatçısı olmasından hareketle başlayıp sonunun nereye varacağını başta kendisinin de bilemediği bir işe girişiyor.

Öykü dili veya anlatımı için yeni ve alışılmadık bir tarza, üsluba veya biçime (nasıl kabul etmek isterseniz) sahip eser üç bölümden oluşuyor. Birinci bölümde hikâyeyi Sacit’in gözünden takip ediyoruz. İkinci bölümde ise birinci bölümü oluşturan hikâyenin geçtiği zaman dilimini bir başka karakterin Reyhan’ın gözünden takip ediyoruz. Üçüncü bölümde ise yazar ileri gidiyor ve kendisini de işin içine dahil ediyor. Bu kısım için kabaca şöyle diyebiliriz: Yazar ve Sacit iki farklı gözden takip ettiğimiz hikâyenin veya olayın diyelim, bunun üzerine konuşuyorlar. Sacit bir yerde yazara ‘’beni neden böyle konuşturdun’’ diye yükleniyor, kızıyor. Başka bir yerde ise yazar, Sacit’e ‘’Orada neden böyle davrandın, niye böyle yaptın’’ diye ters gidiyor. Bazı soruların cevabını yazar, Sacit’e vermezken; bazılarının cevabını ise Sacit, yazara vermiyor.

Başlarda bütünlükten uzak veya konforlu bir okuyuş sunmuyor gibi gelen kitap; okuyucuya, hikâyenin karakterlerine veya kahramanlarına aşinalık kazandıkça kolay veya konforlu bir okuyuşun ötesine geçme imkanını tanıyor çünkü metin içerisindeki bütün fazlalıklar, fazlalık değillerse bile atılmış.

Kitap: Sacit Kalamar
Yazar: Remzi Şimşek
Tür: Öykü
Sayfa Sayısı: 112
1. Baskı: Nisan 2018



İZDİHAM