Heidi’nin ayakları neden çıplaktı?
Verdingkinder… Bu kelimeyi, “Sözleşmeli Çocuk” diye çevirsek de Türkçeye, kapsadığı karanlık ve acı öyküyü bilmeden anlamını açıklayamayız. Bu yazıda onlardan “çıplak ayaklı çocuklar” olarak söz […]
Verdingkinder… Bu kelimeyi, “Sözleşmeli Çocuk” diye çevirsek de Türkçeye, kapsadığı karanlık ve acı öyküyü bilmeden anlamını açıklayamayız. Bu yazıda onlardan “çıplak ayaklı çocuklar” olarak söz […]
Bugün yerel seçim sabahı değildi, bayram sabahı olmasına iki ay beş gün yirmi bir saat yedi dakika vardı kimse evlenmiyordu ya da ölmemişti. O kadar […]
Bakunin Paris’ten Prag’a giderken Alman köylülerinin isyanıyla karşılaşır. Köylüler kalenin etrafında ne yapacaklarını bilmez halde dolanıp sadece gürültü koparırken, Bakunin arabadan iner ve isyanın neden […]
İki ayrı kıyı kentinden aynı duanın kabulü olmak için gelmişlerdi İstanbul’a. Sabah’ın mahur saatlerinde Üsküdar’a Eminönü’nden gelen vapur onları kızın saçlarına yağmur düşmesin diye taşıdığı […]
Estragon: Mutluyum Vlademir: Ben de Estragon: Ben de Vlademir: İkimiz de mutluyuz Estragon: İkimiz de mutluyuz. Mademki mutluyuz, şimdi ne yapıyoruz? Vlademir: Godot’yu bekliyoruz. (Godot’yu […]
Yaşamım boyunca, istisnasız hepsi de budalaca işler yapan dar omuzlu insanlar gördüm ve çoğu türdeşlerini şaşkına çevirip ruhları türlü şekilde baştan çıkarırlardı. Eylemlerine gerekçe olarak […]
Büyük suçlara ilham veren edebiyatçılar ve eserleri… Birkaç hafta önce Gianluca Casseri adlı bir şahıs İtalya’da bir cinayet işledi. Casseri suçu CasaPound örgütü adına işlemişti. […]
Kadınlar her şeye ağlayabilir; bir filme, bir şarkıya, bir yazıya… En az erkekler kadar yani! Ama bir kadını yürekten ağlatmak zordur. Eğer bir kadın yürekten […]
aysel git başımdan ben sana göre değilim ölümüm birden olacak seziyorum hem kötüyüm karanlığım biraz çirkinim aysel git başımdan istemiyorum benim yağmurumda gezinemezsin üşürsün dağıtır […]
Senin için yazmamış olduğum bütün aşkları, yeniden, baştan, yazmayı istedim. Sana, hepsi senin olacaktı. Suçunu kimseye yükleyemem bir aşk sabahı yoluna çıkışımı. Gözyaşları ardına süzülen […]
Gece nerede, hangi anda başlar? Buna hangimiz karar verebildi? Gecenin geleceği, geldiği, indiği, sardığı, gömdüğü, hep birer benzetim olarak söylenebilir; gecenin üzerimize kapanmakta olduğunu, bizi […]
Aşk hiç biter mi? Her zaman önemli olan akıl değildir! Yeryüzünde her şey akıllıca yapılsaydı hiçbir şey ortaya çıkmazdı. Aşk… Aşk her şeydir… Aşk, bir […]
Küçük bir kedimiz vardı, adı Leblebi.. Bir isme sahipti ve isim vermek sahiplenmek demekti. Annem de Leblebi der ama bir türlü sahiplendiğini itiraf etmezdi. Ramazan […]
Elimde bir torba kestane ile Kadıköy’ün tenha sokaklarında yürüyordum. Kestanelerin yarısının çürük olduğunu biliyordum ama çürük olan her şeyin daha tatlı olduğu fikri cazip geliyordu […]
1997 yılıydı. İlkokul birinci sınıftaydım. Kısacık boyumla en arka sıraya geçmiş oturuyordum. Korkuyla karışık baktığım arkadaşlarımdan uzaktım. Kendi dünyasında, inzivaya çekilmiş yedi yaşında bir yüreğe […]
2011 Nobel Edebiyat Ödülü’nün sahibi ve İsveç’in en ünlü şairi Tomas Gösta Tranströmer, önceki gün 83 yaşında hayatını kaybetti. Şairin ölümünü yayıncısı Bonnier duyurdu. Yayınevi […]
Seri katiller işsiz kalmasın diye ölüm listelerine yazılma kararımı henüz almıştım. O günlerde cinayete kurban gitmenin günahlara kefaret olacağına inancım vardı. Hatta bir haber bültenine […]
“Küçük adam üzerinde” güçlerini uygulamaları için iktidar sahiplerine yetki veriyorsun. Ama kendin dilsizsin; seni temsil etmeleri için güçlülerin ya da kötü niyetli güçsüzlerin daha fazla […]
Açıklama: Şiir, ilk olarak Hisar dergisinin 26 Haziran 1952 tarihli sayısında,[1] daha sonra 4 Aralık 1952 Mülkiye dergisinde “Aşk ve Çileler” altbaşlığı ile dört bölümlük […]
İnsan eşref-i mahlûkattır derdi babam bu sözün sözler içinde bir yeri vardı ama bir eylül günü bilek damarlarımı kestiğim zaman bu söz asıl anlamını kavradı […]
Ödül bazen başarıyı tescilleyen sıkı bir motivedir. Ki verilen ödüller ile bir şehrin duruşuna, bir eğitim kurumunun omurgasına, bir anlayışın mayasına, bir insanın hayallerine katkı […]
“Yoksa öfke, gücün o bildik refakatçi cinlerinden miydi?” “Sekiz çocuk doğurmuş bir kadın dünyanın gözünde yüz bin pound kazanmış bir avukattan daha mı değersizdi?” “Evlilik, […]
Modern mimarinin önemli isimlerinden Le Corbusier kendisiyle mülakat yapan gazeteci John Ardagh’a bir sorusundan sonra şu cevabı verir: “Ben çok çalışan biriyim, bu büroyu nadiren […]
Biraz daha yakına gelir misiniz lütfen? Böyle sanki çok uzaktasınız, size dokunmak istiyorum. Yani tamam aslında çok uzak değilsiniz, altı üstü aramızda sadece bir masa […]
Hasta oluyum diye ıslak saçlarla çıktım serin bahar gününe.-Hasta olmadım-. Ölümler niyetlere göredir. Ben bugün şehrimin sokaklarında öylesine ölsem diyorum, ayıp olur mu Allaha? Namazları […]
Kendimi bir mektupta seyrettim. Büyülü bir ayna idi bu. Bu aynada bütün paslarından arınmış ve tanrılaşmış bir Cemil Meriç vardı. Senin Cemil’in. Bu aynada ikimiz […]
Geceyi gövdemizle ikiye yararak ve iki uçuruma da gülen gözlerle bakarak, herhangi birisine atlar mısın benimle? Arka sokaklardan şehrin göbeğine doğru fırlayan iki itten biri […]
Sene iki bin on iki. Şahane bir hafta sonu diyelim, öyle olsun. Sevgili Siyami Yozgat’la birlikte aylardır hayalini kurduğumuz bir derginin temel atma töreni için […]
“Elveda İstanbul! Aziz ve büyük şehir, çocukluğumun rüyası, gençliğimin emeli, hayatımın unutulmaz hatırası! Elveda, Şark’ın güzel ve ölümsüz kraliçesi! Zaman bahtını, güzelliğini bozmadan değiştirsin ve […]
Öyle zannediyorum ki sizler de benim gibi birlikte geçirdiğimiz yılları özlemle anıyorsunuzdur. Zamanın karşısında duracak gücümüz yok; yıllar şu insan yaprağını savurmaktan pek hoşlanıyor. Sadece […]
“Ben şairi şaşkınlık ve hayranlıkla seyrederken, yüksek bir dağda dinlenmeye çekilmişim duygusuna kapılırdım. Başka, yani aşağı düzeyden insanlarla birlikte olduğumuzda, ona baktığımda, büyük bir şaşkınlığa […]
Atladığımız çağdan nereye düştük bilmiyorum ama sanal âleme düştüğümüz kesin. Muasır medeniyet dedikleri bu tek dişi kalmış canavarın dişinin kovuğunu doldurmak için itiraf edelim yapmadığımız […]
Sevdiğiniz rock şarkılarının sözlerine yakından bakarsanız, arabeskle göz göze gelirsiniz. Bizim arabesk dediğimize, gâvur kardeşlerimiz rock müzik diyorlar. Doğuluların Arabeski varsa, batılıların Rock müziği var. […]
“Gübre…” dedi farkında olmaksızın, boş gözlerle şezlong dolu mağazanın içine bakarken. Altı ay olmuştu bu şezlong mağazasını açalı ve sadece tek şezlong satabilmişti. Mağazanın ziyaretçi […]
Freud’ un yapısal kuramını dahi açıklayabilirim fakat onu nasıl bu kadar sevdiğimi anlatamıyorum. Elektrik faturasını görünce mum ışığında mı otursak sorusunu ilk kez ona sordum. […]
ŞİİR: GÜCÜNÜ KUTSALDAN ALAN BİR SÖZ SANATI YA DA SANA ŞİİRDEN SORUYORLAR. DE Kİ… “Şiirin gücünü nereden alır?” sorusunu sormadan önce “şiir gerçekten güçlü müdür?” […]
Senden niye vazgeçtim Diego! Kötü günümde yanımda olmadığın zaman vazgeçtim. Canın sıkıldığında benimle paylaşmadığını, kırılacak veya tedirgin olacak olsam bile düşüncelerini açıkça söylemediğini anladığım zaman […]
Pencereyi açıp dışarı baktım. Olduğum yerden bir çamaşır ipiyle boş bir arsa görünüyordu; ta ilerde birkaç işçi, yanmış bir demirci dükkanının kalıntısını temizliyorlardı. Dirseklerimi pencere […]
Ey okur, Her şey 1968 senesinde başladı. O tarihlerde çiçeği burnunda bir avukattım. Sabahtan akşama kadar adliye koridorlarında koşturduktan sonra akşamüstleri soluğu Sahaflar Çarşısı’nda alır, […]
TDK sözlüğünde muhalif maddesine baktığımızda; bir tutuma, birgörüşe, bir davranışa karşı olan, aykırı olan kimse şeklinde tanımlandığını görürüz. Tabii ki bu bir sözlük tanımıdır ve […]