6 Kasım 2020

Bünyamin Aksin, Unutmayın Hanfendi

ile izdiham

Hiç vaktiniz yok bir rüzgar sesi dinlemeye.
Siz çiçekseniz eğer
rüzgarı olmayan çiçek kıpırdayamaz ki hanfendi!

Ve kırmızı güllerden bahsediyorsunuz.
Sarı lalelerden, mor karanfilden…
Unutmayın ki bütün çiçekler toprakta yetişir
Güneş altında rüzgarlarla büyürler.

Siz hanfendi, bir saksıyı değil de bir toprağı sevmeye ne zaman başlayacaksınız?
En güzel çiçekler, en çirkin saksılarda solup gitmeye mahkum mu kalacak. Ne acı…

Dünyada güzel olan ne varsa
çiçeklerdir demiş şairler.
Sevgi adına bir fidan olmayı değil de
gönül bahçesine bir fidan dikmeyi ne zaman düşünüyorsunuz.
Bir mezar üstünde elvan elvan bitmeyi bilirsiniz ne âlâ!
Neden sizi sulamaya gelen elleri görmezden gelirsiniz hâlâ…

Yeryüzü şahittir hanfendi.
Bizlerdik sizleri kuru çeşmede büyüten.
Gökyüzü demeyin lütfen!
Kuşlar bile aldandı…
Uçuşup durdular da
Konmayı unutturdu yeryüzüne şu alçak mavi !
Sizi sarhoş edip duran şu ağır gökyüzü
Elimizden aldı, ellerimizde yeşeren çiçeği.

Bir yerde yine bahsetmiştim;
Yeryüzü gökyüzünden daha ağırdır demiştim.
İnanın hanfendi!
Peki, gökyüzü; Adem’e yasak elma yedirtenin ta kendisidir desem?
Bâki olan topraktır bayan kırmızı ve mor çiçek!
Ondan geldik, onda yeşerdik ve ona gidilecek.

Küçük çocuk mezarlarında açmışsanız eğer
renk renk buram buram
Bir anne gözyaşı düşmüşse kuru dallarınıza
Yoldan bizler çevirmiştik kanaya kanaya…
Unutmayın hanfendi,
yeryüzü gökyüzünden daha ağırdır !

Ben kırlarda gezip,
Açmakta olan fidan ararken öğrencilerim için
Sizler Aşk mektebinde okumuşsunuz.
Elinizde ki diploma değil de
Dilinizde ki solmuş kelimeler bunu gösteriyor epeyce.

Unutmayın hanfendi!
Aşk mektebinin hocaları da bizlerdik.
Ne çok Aşktan kalanlar olmuştu
Oysa biz sadece sevmeyi öğrettik…

Gözleriniz bir çiçeği andırıyor evet
Saçlarınız rüzgarlarla kafiyeli türküler söylemekte
Üstelik bazınızın başındaki al yazma;
Çöplükten çocuklarına sofra kuran anne umudu gibi dimdik!
Buna inanırım hanfendi.
Peki başka neyiniz vardı da unuttunuz telâşınızla bir sonraki durakta mutlak ineceginizi !

Güçlüsünüz evet!
Her şeyi avuçlarınıza sığdırmak ne muhteşem !
Onca şey vardı elinizde, dilinizde
Bir yer yok muydu bize kalbinizde ?

Ve sizler hanfendi unuta unuta kurudunuz.
Hâlden anlamaz kahpe kuşlara uydunuz.
Arılardan korktunuz…
Sizler hanfendi, çiçek bahçesinin nöbetçi yağmur bulutunu unuttunuz…

Unutmayın hanfendi !