France Bonneau, Hangi Ateşten
Hangi aşktan, hangi yüzden Hangi yorgunluktansın sen? Hangi şimşek gürültüsünden gözlerin Hangi yıldızdan geliyorsun sen? Bin hayatta kalmalardan geliyorum Bin acıdan Bin yoldan Tek bir […]
Hangi aşktan, hangi yüzden Hangi yorgunluktansın sen? Hangi şimşek gürültüsünden gözlerin Hangi yıldızdan geliyorsun sen? Bin hayatta kalmalardan geliyorum Bin acıdan Bin yoldan Tek bir […]
Petersburglu şair 1892’de doğdu. Kendi öldü, şiiri ölmedi. Biz kadınlar ne kadar yakınız kara toprağa Kuğu kuşundan sorarız, ne umar bahardan? Kucaklarız çam ağacı kütüklerini […]
kabuk tutmamış yaralarımdan sızıyorum suçluyum, kirli ellerinizi tuttum koşar adım kaçmak isterken hazırlıksız yakalandım hava durumunun bununla alakası yok, hayır yağmurdan kaçarken doluya sarıldımsürekli beni […]
Misafirlikte utanan yanaklarından başlıyor tarih Ölü kelebekler geçidi karnında kursağında bir dünya dokunsam, ağlanacaksın. Duvarına boya denk gelmiş bir slogan gibiyken adın biri eliyle geçip […]
Sokak sokak gazete dağıtıyor dizleri yamalı pantolonuyla çocuk Eski bir filmdir bu. Eski bir hikayeyim ben annemden kalan. Kız aşık,oğlan aşık,kız kanser olup ölüyor. […]
hiç gitmediğim bir yerde, sevinçle ötesinde her türlü yaşantının, kendi sessizliği var gözlerinin: en ince kımıltısında birşey var içime gömen beni, birşey dokunamayacağım kadar bana […]
I. Şimdi vaktidir bütün mazlumları vurmanın On yıl sonra nerede olacağımı Ellerime tutuşturulan sarı zarfa yazarak Bitirmek istedim içimdeki nisyanı, bahsetmişimdir Sığmıyor hacmim hiçbir meseleye […]
(…) yemin olsun, menziline varamadan düşen porselen telaşa ve telaşın içindeki yavaşlığa (…) tütüne, çaya ve mazota yemin olsun kaçak yaşamaya mahkum insanlığa kahreden sınırlara […]
Paydos bundan böyle çılgınlıklara! Sert konuşmaya başladı aynalar, Yetişir koştum aşkın peşi sıra; Bitirdi beni bu içki, bu kumar. Ne saklayayım gaflet ettiğimi, Elimle batırmışım […]
Bu gece herkes bizde Dükkanı yanmış esnaf Ricat emri vermiş general Bir kadın Yüzü hiç gülmemiş Bir adam Ömrü gurbetlere yama Bir şair yan odada […]
Ağzımı şaplattım diye Bir kadın bana vuruyor Lan direkten dönme Ben kadının önce plakasına bakarım Pilaki sevmem Üzüm severim Üzümün en hasından şarabî Sana şarap […]
Sen ey, o uykulu savaşçı, kumlar üstünde, Yorgun bir su ısıtıyor güneş saçlarında Ve bir günlük yakarak düşman yanağında, Karıştırıyor bir aşk içkisini gözyaşıyla. Duruk […]
ve artık daha çekilmez bulacaksınız bizi daha çekilmez o pasaklı kocalarınızın hafta sonlarına taşıdığı yalanlardan ve bastırılmışlığınızın ev içre aynalardaki görüntüsünden daha çekilmez daha kaba […]
Ne hüzün çarelendi, ne acılar, bir lütuf beynimde yankı buldu örselendi geçmişim, geleceğim, her şeyim; ne söz uçtu, ne yazının hükmü var cebimde okunmuş şekerlerimle […]
Bunlar adamı kanser yapar Hugo İsterler ki dünya babalarının malı gibi Sallanıp dursun önlerinde El pençe divan dursun Boynu bükük emre amade sallanıp dursun Bu […]
Yılların çarmıhında vücudumu günler, Taşa tuttu. Çivilenip kaldı ufkumda, Mevsimler var, yağmur bulutu. Kapalı kaynar tencerem bilinmez, Et mi pişer, dert mi pişer. Çağırmadılar ki […]
zamandan önce doğdum. bir avuç sesti ömrüm gölgenin izi kaldı karanlığın ağzında aynada haritasız unutmuştum denizi annemin göğsünde eskiyen aşktım ben günah işledikçe incelmişti arz […]
Kürt edebiyatında şiire genel bakış. 20. yüzyıla kadar Kürt edebiyatı şiire dayanmaktaydı ve diğer Müslüman halklara benzer şekilde Arap vezin ve ifade biçimlerine bağlı kalmıştır. […]
Gecekonduda oturan bir çocuğun Piyano hocası kadar şaşkınım. Yatacak yerin yok senin benim koynumdan başka. Hangi atın yarıştığı görülür jokeyli bir yılanla. Namuslu olsaydın, – […]
Saat adım adım 3’e Ahmed Arif ölmüş de yıldönümünde şiir paylaşılacakmış diyor müteessir bir kadın. Üzülmesi için 5 dakika yetecek. Şeytan diyor çıkar tüm şiirleri, […]
Ahmet Oktay’a Sizin için kokladım gülü, durdum […]
Soğuk bir yel esiyordu dört bir yanda Geldiniz dünyaya bir gün minnacıktınız Üşüyordunuz ve çırılçıplaktınız Sonra bir kadın sardıydı sizi kundağa Ne çağıran vardı sizi […]
fena halde gidesim geldi sen gelme içimden geldi içimden çıktım sen gelme dünya fani sevgi baki güzel fani çirkin baki bi bardak su ver ardımdan […]
alın terinin bir anlamı olmalı bir anlamı, diz kapaklarından akan kan gibi yoksa bu devrimi de seneye bırakacağız takvim yapraklarının duvara bıraktıklarına bakma sen tarih […]
bir sürü sevabın olmalı önce inandırıcılık kaygısı gütmeyen öyle sol elin habersiz sağ elinden yetmez habersiz olmalı sol beynin sağ beyninden kalbin bile duymamalı hiçbir […]
-I- Keder bir fener gibi döner geceleri, Ve bezgin seher gelir ardından Her tanışmayı bir ayrılma say; Her doğum bir ölüm habercisi Kavuştuğumuzda ayrılmıştık bu […]
Kim kazanmışsa bu dünyada bir ekmek parası, Dostunun yüz karası düşmanının maskarası. Mehmet Akif Ersoy Ekmek ha bakkalın olmuş ha Cabaret de Paris’in Sen herhangi […]
1 mecusiyim, mecusisin, mecusi- ateş yakar çekilip mağaraya gelincik olmak da var bağbozumu düşleri yanardağlar ararken.- Akşam ki bir çocuktur saçları kısa kırpık Avucunda aşklardan […]
ben burada kendi ağzımla tasalandım kendi adıma koşmakla ve görmekle kendi adıma size de olmaz mı? kendi ağzının uyumsuzluğunu dindirmek şeyleri olmayan hesaplara tasa uyanmak […]
Beni hiç ses gelmeyen evlerde balo olduğuna inandırmaya çalışıyorlar. Babası fakir olanların hep fakir öleceğine falan. Bak diyorlar, Bir yolu en çok koşarak unutabilirsin… Uçağın […]
“man muss Flügel haben, wenn man den Abgrund licht…” Nietzsche Onun yüzüne bakıyorum bir sonra ölümün, çeviriyorum kendi yüzümde yer gök düğüm Ölüm mü çıkaracak […]
Sinemalarda kalabalık sahneler görürsün Eski esir pazarlarını hatırlatır Güney Pasifik´te ya da Afrika´da bir liman Kocaman gemilerin yanaştığı kıyıda Tektük beyazın karıştığı yerli halk Kurulmuş […]
bodrum katından Hiralar devşiriyorum annemin Latince Yasin okuyuşundan bize ne olduysa böyle burada sevgilim anlamadık bir somonun eve dönüşünü yine de şükür dedim bir yenilgimiz […]
ruhu içinden çıkartılmış gövdeydim bir boşluğu doldururdum çoktan tükenmiş kapıyı çalma sebebim kendimi arama gayretimdendi buna ben bile inanabilirdim diyebilirdim yoktum ben hakları gasp edilmiş […]
Büyük Umutlar Caddesi’ndeki hiçbir ev benim değil Hindistanım yok benim, bende Nil kıyısı yok Adım yok afişinde çok tutulan bir filmin Bana değil tufanı andıran […]
Fransız şair Bonnefoy’un Ölümlü Yüz şiiri. Eğiliyor gün geçmişin ırmağına Yeniden ele geçirmeye çalışıyor Erken yitmiş silahları Mücevherlerini o derin çocuksu ölümün Göze alamıyor […]
Ay mıdır kar mıdır pencerede Boğulmuş çocukları martılara taşıyan Kara köpek karşı kıyıda uluyor Bence o çocuk öyle gülmemeli Atları çayıra saldım diş kamaştıran erik […]
Ağgül seni camekanda görmüşler Siyah saçın sırma ile örmüşler Rüyamda seni bana vermişler Beni böyle yakar kor gider misin Evvel sevip sonra terk eder misin […]
Evet inanırım deri değiştirmeye; çünkü acıya inanırım. Katıya, sıvıya, gaza; üçün ardından dördün geleceğine. Yaban arılarının varlığına, Leyla’nın ihanetine, mevsimi geldiğinde göç etmek gerektiğine, […]
Beyaz bir zenci geldi küfürler içinde dün Tünellerden dişleri söküp de geldin buraya Bir kör nereden bilir uzağın bakışını Okyanusu kana kana kustun da geldin […]