Sadık Hidayet, Diri Gömülen
Yatağımda yuvarlanıyorum. Anılarımı birbirine karıştırıyor, bozuyorum. Perişan ve delicesine düşünceler beynime basınç yapıyor. Ensem ağrıyor, ok gibi bir ağrı giriyor, şakaklarım dağlanmış gibi yanıyor, kıvranıyorum. […]
Yatağımda yuvarlanıyorum. Anılarımı birbirine karıştırıyor, bozuyorum. Perişan ve delicesine düşünceler beynime basınç yapıyor. Ensem ağrıyor, ok gibi bir ağrı giriyor, şakaklarım dağlanmış gibi yanıyor, kıvranıyorum. […]
Osmanlı toplum düzeni bozulup Birinci Dünya Savaşı koptuğunda Anadolu’nun has erleri savaş meydanlarında şehit düştüler. Geride dullar ve çocuklar kalmıştı. Bir de Osmanlı’nın elinden […]
Eskiden dünyada, görünüşte dağınık ama iç dünyaları derli toplu insanlar vardı.Oysa şimdikilerin dış görünüşleri derli toplu ama iç dünyaları dağınık. İnsansız kaldığımızda ruhumuzun yırtılacağını biliyoruz. […]
16 Nisan 1916’da İstanbul’da doğan, 13 Aralık 1979’da yine İstanbul’da ölen Cumhuriyet dönemi Türk şiirinin önde gelen adlarından Behçet Necatigil, radyo oyunu, deneme, eleştiri, sadeleştirme […]
1- Göçebelik konusu felsefeden ya da filozoftan sıyrılıp “şiir” ya da “şair”e ulaşmayı çok az başarabilmiştir. Oysa iyi incelendiğinde Göçebelik kavramına filozof ya da felsefeden çok […]
“Bir insan ne zaman ölür?” sorusuna Romalılar, eski bir taş yazıtta şöyle yanıt vermişler: “Onu en son anan insan öldüğü zaman”. Bu yazıda isimlerini yâd […]
1. Nazım Hikmet – Bir Ayrılış Hikayesi – Şükûfe Nihal Başar (1896 – 1973) Şükûfe Nihal, Türkiye’nin hızla değiştiği yıllarda şiir, öykü, roman kaleme almış […]
Mutluyduk İşte, Yaşıyorduk Bilmiyorduk, duymamıştık, habersizdik Mutluyduk işte, yaşıyorduk. Aydınlanmamış aydınlardık her birimiz, Maviydi gökyüzü, bulutlar beyaz Kar yenilebilir her daim, yağmur suyu içilebilirdi pekâlâ […]
Şairi Öldüren Rejim Kardeşimiz, değerli şair, saygıdeğer kişilik sahibi Cahit Zarifoğlu dünyamızdan ayrıldı. Ölümler üzerine yazı yazmak alışılagelen bir durum. Bu durumun biraz sahte, biraz […]
1980 başlarında bir yaz akşamı, Füsun Akatlı, Nimet Tuna ve Tomris Uyar, o dönemin gözde uğrağı Şadırvan’da buluşmuş, denizin tadını çıkarıyorlar. Konu bir ara aşka, […]
İlk şiir kitabımı, buradan çok uzakta yaşayan, daha doğrusu yazılan bir roman kahramanına adamıştım. Çocukluktan yeni çıkmış, yetişkinlerin dünyasının giriş kapısında dönsem mi, ilerlesem mi […]
Bir eylül günüydü. Aynada gördüğüm o sapsarı benzi, çökmüş gözleri ve buza kesen donuk simayı hiç unutmuyorum. Ona bakıp; “Sen gerçekten ben misin?” diye sormuştum. […]
Oğuz Atay, Tehlikeli Oyunlar’dan Bilge’ye Mektup Sevgili Bilge, bana bir mektup yazmış olsaydın, ben de sana cevap vermiş olsaydım. Ya da son buluşmamızda büyük bir […]
Yoğun geçen bir kırk dakikadan sonra öğrencilerimin sorularından sıyrılarak kendimi öğretmenler odasına attım. Nefes almam gerekiyordu benim de. Çayımı alıp koltuğa yerleştiğimde bir ses dikkatimi […]
İnsan hayatı, bazen bir su birikintisine atılan taşın oluşturduğu dalgalanmalar gibidir. Bir bakıma taşı atanı beklemek, dalgalanıp hemen durulmaktan daha kolay… İnsan ne zaman ki […]
Martı Jonathan Livingston’dan değil, Küçük Prens’ten yanayım. İkisi bambaşka şeylerdir. Çünkü; -Martı Jonathan Livingston kariyeristtir, Küçük Prens anti-kariyeristtir. -Martı Jonathan Livingston sinekten yağ çıkartmayı önerir […]
efendim, haklılar: kapımı çalmayan komşular, selam vermeyen cemaat bir kızı olduğunu unutan annem, olmaz öyle şey demeyin; unutturduğum haklılar, öyle çirkin öyle çirkinim ki yüzüm […]
Seni seven aşık neylesin malı. biz batan güne sahip çıktığımızda ay, Bitlis’te sarı tütün ya da bir akarsu imgesi gibi yiğit ve bütün bir ağıttı […]
O kız orada dururken Ben nasıl bütün dikkatimle Roma’nın, yok Rusya’nın Ya da İspanya’nın Politikaları üzerinde durayım? Oysa gezmiş görmüş bir adam bu Ne söylediğini […]
Dolaşıyor. Gölgesi dolaşıyor. Bitirdiklerinde içine koyacaklar onu ve sonra uzun bir süre söyleyemedim. Karanlığın ayaklanıp fır dönerek uzaklaştığını gördüm ve, “Çiviliyecek* misiniz onu içinde, Cash? […]
Hemen söyleyeyim, kayıp gölgeler kenti Prag. Nazlı Eray’ın geçmişle bugün arasında gidip gelen karakterlerle kurguladığı, son eserlerinden birisi. Bu seferki ünlü kahramanlarımız Stalin, Stalin’in hayatına […]
Üç gündür temizim Henüz başlamadı nöbetim Hayat kolay geçecektir Ve bir sevda böyle bitemedi derken Züğürtlükle eleleydik Dostlarımız –ki onları severiz onlar da bizi sever […]
Joseph Conrad ve Otobiyografide Kurmaca adlı eleştirel çalışması, Agora Yayınları’ndan Ferit Burak Aydar çevirisiyle yayımlandı. 20. yüzyılın önde gelen düşünürlerinden Edward Said’in, 1966 yılında kaleme […]
… Hoş buldum doktor. Beni buraya rüzgârın efkârı getirdi. Parmaklarımdan saçlarımın ucuna kadar kırıldığım yaşımla ve dahi adımlarımla yine aynı yerdeyim. Burası hem en güvenli […]
ta başından biliyordum desem yalan mahkumdu saçlarının karasına beslediğim hakikat nasıl da yakışmıştı bahtımın karasına gardiyanlık nagihan bi isyan patlak verdi bir gece yalnızdım yine, […]
SİYASİ GÜNDEMİN, GÜNÜ BİRLİK MESELELERİN ÇOK DIŞINDA ÇOK DAHA KADİM VE ESASLI DERTLER ÜZERİNE KALEM OYNATTIĞINDAN MUSTAFA KUTLU’NUN KÖŞE YAZILARI O GÜN OKUNUP UNUTULACAK CİNSTEN […]
Ne zor yazarak anlatmaya çalışmak sustuklarını. Demek takvim yapraklarıyla saçlarını keseceklermiş. Bir gün, ateşin onları iyileştirdiğini unutarak ellerini de yakacaklar. İyi ki unutacaklar, en iyi […]
Ya kurtulmasaydık diyordum tufandan Ya çağırmasaydı bizi Bir dağ gibi içine gömülseydik Sulardan aşkı doğurabilseydi analar Anlardık o zaman Havanda demir döven adamları Anlardık Davud’un […]
Bir sınıfta tam kırk çocuk dizili; Bir kara tahta, üstünde bir üçgen; Bir koca daire, sağır, çekingen; Merkezi güm güm eder davul gibi. Dilsiz, vatansız […]
İranlı Doktor Feridun Batmangelic* “Hasta Değil Susuzsunuz” adlı kitabında 46 maddede, ‘’insan vücudunun su’ya neden ihtiyaç duyduğu’’ meselesine odaklanır. 1- hiçbir canlı susuz yaşayamaz. […]
Birkaç dakika daha çal ömrümden hayat bir uzun ip gibi dolansın boynuma rüyama uzanan el kırılır bir gün tabutuma değdiği yerden kaf dağından kalkan duman […]
Kadınsın sen Göğsünde fundalık çiçekleri Alnında, yeni açmış çiçeklerden bir sis. Rüzgardan bir ata binmiş de uçuyorsun unutulmuş ülkeme doğru bir başkasının boynuna dolanmış kolun […]
Biliyorum daha önce Talip’te de söylemiştim bunları Çünkü bir tekrardan ibaret benim hayatım ya da bir talipten ibaret hiç gelmeyen geldiğini zanneden, yahut gelmiş gibi […]
Sorun bu hayatın modern oluşu değildir. Sorun modernliği algılayış biçimimiz de değildir. Sorun, aşadığımız dünyada modernliğin iktidar oluşudur. Ki, o iktidarın sahibi din olduğunda onunla […]
İsmet Özel şiire son verdi: “Ölmek en iyisi.” İsmet Özel son şiirini dernek sitesinden yayınlayarak şiirine son noktayı koydu. İstiklal Marşı Derneği sitesinden yaptığı açıklama […]
Derdimi gösterin Emekli olduktan sonra da hastanede çalışmaya devam eden bir personelimizin oğluydu Faruk. Otuzlu yaşlarında, dal gibi bir delikanlı. Sessiz, kendi halinde biri. Çocuğunun […]
***Babaya. Zarifoğlu’na.. Shakespeare’e Sana Reddedemeyeceğin Bir Teklifte Bulunacağım Baba Tiradı. -shakespeare’ e tam burada sıktılar sahnesi- sol’dan giriyorum öncelikle aramızdaki ırmaklara asfalt dökmeliyiz diyorum ne […]
annem işten dönerdi sonra temizlik, çamaşır, yemek falan ben bütün gün çizgi film izlerdim ne annem gibi olsun istiyordum ne de süper kahraman ölüler artık […]
Elimde fener Karşımda fener: Karanlığa karşı savaşa gidiyorum. Yorgunluk beşikleri Gelip gitmelerin çekişmesinden duraksamışlar Ve derinliklerden bir güneş Küllenmiş evrenleri aydınlatıyor. Yıldırımın asi haykırışı Sabırsız […]
II. BÖLÜM Bugüne kadar yayınladığınız kitaplar arasında yanlış hatırlamıyorsam ‘Edebiyat Dersleri’ kitabınızın çok ayrı bir yeri olduğunu söylemiştiniz. Bu kitabınızı diğerlerinden ayıran nedir? Pahalı olduğu […]