The Platform, Lokman Baybars
Göçmenler neden küvetlerinde köpek balığı beslerler bilir misiniz? Suriyeliler, neden kâğıt toplar? Yaşadıklarımızın korku filmi olduğuna bizi kim ikna edebilir? Afganlar mı? Hayır yanıldınız! Bilirsiniz […]
Göçmenler neden küvetlerinde köpek balığı beslerler bilir misiniz? Suriyeliler, neden kâğıt toplar? Yaşadıklarımızın korku filmi olduğuna bizi kim ikna edebilir? Afganlar mı? Hayır yanıldınız! Bilirsiniz […]
Tanrı’ ya soru sorulur mu? Elbette sorulur.Tanrı sorularımızın cevabını bize verir mi? Elbette verir.Tanrı nasıl cevap verir?İlham’la… Evrenin yaratılışı ve insanın husulü konusunda birden çok […]
Aslında hayatımızdaki her deneyim, ruhsal tekâmül yolculuğumuzda birer öğretmendir. Kimi zamanyaşadığımız kayıplar, ayrılıklar ve acılar, içsel dünyamızda derin bir uyanışa kapı aralar. Bu sürezarfında aklımızdan […]
Tadı tuzu yoktu yaptıklarının. Bir hayali, hedefi, istikameti yoktu. Var gibi görünüyordu, belki bir robot gibi, yaptıklarıyla takdir de görüyordu. Ama ne varsa ona hoş gelen, geçiciydi. Ona ait değildi […]
İnsan yalnızlığını en çok da buz gibi bir sabaha uyandığında fark ediyor. Bu sabahyine çok üşüdüm dün sabah olduğu gibi. Hiç şaşmayan alarmımla rutin kavgamızıedip […]
ikindi yağmurlarını en çok ben severim toprak kokusu karışınca işçilerin telaşına ferahlamışken tarlasını allah’a emanet eden babanın yüreği denizler artık hazırdır kıyıları daha sert okşamaya […]
Yaprakları dökülüyor son bahçemizingülistanımız dönüyor hara bir çocuğun gökleri delen bakışlarında kör bulutlar kan kırmızı yağmurla sınıyor çorak toprağımızı Sahici rüyalardan uyanıp döküldük meydanlaraavazımız çıktığı kadar susarak belki bir […]
Bir yazarla etimoloji üzerine konuştuğumuz günün sabahı. Saat altı, on beş. Ankara’nın bütün uyumsuzlarının toplandığı bir semtin en sessiz vaktinde -nerden estiğini bilmiyorum (üstelik bunu düşünecek kadar da […]
Gözlerini açtı. Gözleri gün ışığına alıştıktan sonra araba tavanının pembe rengini fark etti. İçindeki sevinç yüzüne yansıdı. Yavaş yavaş hatırlamaya başladı, arabada uyuyakalmıştı. Dışarıdan gelen müzik […]
Bir öykünün okur tarafından kabul görmesini sağlayan en önemli özelliklerin başında yazarın kelimelerle kurduğu dünyaya kattığı gerçeklik algısı geliyor. Yazarın kendi dilini ve anlatımını bulmuş […]
Toronto Uluslararası Film Festivali bir süre sessiz kaldıktan son 300 filmle geri döndü. Önümüzdeki yılın başlarında Oscar’lar için yarışmayı uman birkaç film de dahil olmak […]
1- Dünyanın derdi bitmez.2- Kör olasıca dünyanın derdi harbiden bitmez.3- Bu yazıyı yazmayı 7 yıl önce falan düşündüm, o zaman Bülent Abi’yesordum, insanların bizi nasıl […]
Hava karamıştı. Akşam ezanı okuyordu. O işini anca bitirip çıkmıştı dergiden. Hızlı adımlarla metroya geçti. Bir an önce eve gitmekti tek istediği. Yorulmuştu. Zihni çok yorgundu ve uzun zamandır kendini […]
Ben buraya seni terk etmeye geldim sevgilimHırçın bir yüzü sakinleştirmeye.Bir daha karşılaşmamak arzumu dile getireceğim,Beni bir daha arama demeye geldim.Kendimi kapatmışım yüzyıldır kelimesizliğineŞimdi oradan çekilmeye […]
Soğuk, gri gözleri ve şımarık tavrıyla Avrupa sinemasının mega yıldızı, korkutucu veya mesafeli; gösterişli veya masum… Tam da böyleydi… Işığın altında, kameraların karşısında seçilmiş bir […]
Dilin ve zihnin sınırlarındaki tanrı algısını yok etmeye çalışan sanatçı onun varlığa dönüşmüş halini, yokluk kamuflajıyla anlatmaya çalışır. Kamuflaj, Roger Caillois’e göre asla bir taklit değil, gerçeği saklayandır. Bu bağlamdan yola […]
Metinlerarasılık ne ola ki? Metinlerarasılık, bir metinden faydalanılarak yeni bir metin üretme metodudur. Alıntı, epigraf, parodi, anıştırma gönderme türünden çeşitli biçimleri var. Postmodern bir edebi […]
Şahitlerden; nilüfer ağacı: Öğlen miydi?hayır, öğlen sıcağında dışarı çıkılmasına izin vermez anneler.Öğlen güneşleri yasaklı iki genç çocuktu onlarevden kaçmış, başlarına ay geçen iki genç çocukkaranlığı […]
Zeygâh Sanat Atölyesi başlarda seyyar/seyyah bir şekilde il il, ilçe ilçe dolaşarak sadece kadınlara ve çocuklara def(erbane) eğitimleri veren, kadın konserlerinde sahne alan Zeynep TUNA […]
Derin bir nefes aldıktan sonra elimdeki telefonu usulca masanın üzerine bıraktım,vestiyerde asılı hırkamı alıp dışarı çıktım. Merdivenleri nasıl indiğimi hatırlamıyorum.İçime dolan uğultudan bir an önce […]
Kavimlerin mahcubiyeti ile başladı yaşam, göçleri ile değil. Tarihteki ilk mahcup kavmin diğer kavimlere utanmayı öğretmesi ile birlikte medeniyette gelişmeler yaşandı. Kavmin mahcubiyeti şehirler imar etti. İnsanların yaşama gibi bir […]
Ankara Edebiyat Mahfili, farklı meslek gruplarından temsilcilerin oluşturduğu kültür, sanat ve edebiyat merkezli bir yapı olarak kuruldu. Bir araya gelinen yer, buluşma alanı manasında kullanılan […]
Çıldırmanın verdiği özgüvenle yürünen yolların can yakan gürültüsündeki hissizlikten. Patikaların telaşlı nefes alışverişiyle insanın içine doğan irkilme duygusunun kararttığı gözleri. Hangi dağda kurdun öldüğünün merakının […]
Hangi sabah aralasan perdeni, karşında hep o; ait değilim hissi.Hangi umuda tutunsan nâfile, kendi hayatının yüküsün sanki.. Nerede değilsen orada mutlu olacakmışsın hissi; Zaman-mekan mefhumundan […]
O topraklardayım. Soyumun büyüyüp, yetiştiği topraklarda… O mis kokuyu içime çekiyorum, ciğerlerim yerinden çıkıyor adeta. Bereketli topraklar, hani bize Allah-u Teala’nın rızıklandırılmamızda vesile kıldığı, dedemin […]
“Dünya dediğimiz rüyalar âlemi, bir uykudagezerin şaşkınlığı içinde kapısından giriverdiğimiz bir evse eğer, edebiyatlar da, alışmak istediğimiz bu evin odalarına asılmış duvar saatlerine benzerler,” diyor, […]
İndiriyorum tüm silahlarımı, kabuk bağlamış yanlarımdan kopardım kanatlarımı. Vazgeçemeyişlerinizin üzerine sıktığınız acizliklerinizden kurtuluyorum. Bekleyebilmenin asilliğinden, geri dönüşlerin bencilliğinden sıyrılıyorum. Bavulum yok! Yarım kalışlara ait değilim. […]
Bir filmde geçiyordu; komiser imama sorar, hocam ben karımı dövmek istiyorum ama dövemiyorum. Bu günah mı? İmam hayır cevabını verir. Komiser: ama dövmek istiyorum. İmam: […]
Uzun süredir yaz aylarına denk geliyor bayramlar. Seneye belki daha soğuk olacak, ondan sonraki sene daha soğuk. Ama biz her sene ilk defa bayramla karşılaşıyor […]
Kalan Sağları Hain İlan Etmeden Önce Yapılması Gerekenler: Sevgili okur o nadide zihniniz kalan sağları neden hain ilan etmeye çalıştığımızı anlamlandırmaya çalışırken kalın sağlıcakla ben […]
‘’Bugün günlerden ne?’’ diye sordu ‘’Pazar’’ dedim.’’ Keşke Cumartesi olsaydı, Cumartesi en sevdiğim gündür. Ben Cumartesi doğmuşum biliyor musun? Cumartesi 13.30 ‘ da.‘’ Mutsuz olduğundan […]
İnsan, bir canlılık belirtisi olarak her an duygularıyla var oluyor, başka bir anlatımla belki de duygular insanı her an yeniden yaratan bir töz gibi. Büyümek, […]
1-Üstkurmaca, yazarın da metne dâhil olarak yeri geldiğinde metinde neler yapacağını, neler yapmayı denediğini açık ettiği, olay örgüsünün zaman zaman sekteye uğratıldığı, başı sonu belirsiz, […]
Ardında bıraktıklarıyla, yarınından umduğuyla yol bir giz ve sırdaştır. Tekliğin en ısrarcı gürültüsü yolculukta yaşanır. Yolcunun pencere köşesinden uzaklara daldığı yer asıl kendini bulduğu yerdir. […]
Zaman hızla ilerlerken arkama bakmadım yürüdüm. Yürürken usulca tökezlediğimi bir bekleyişimin olduğunun farkına vardım. Boşlukta ve zamansızlıkta mana arayışındayken bir örümceğin yuvasını örerken ki telaşına […]
Anadolu mayasında varlığı en baskın olan birkaç duygudan dem vurmak istiyorum. Büyük Usta Neşet Ertaş’ın bir ayrılık, bir yoksulluk, bir de ölüm derken, muhteşem bir […]
Büyük bir kaçışın kararsızlığındaydı kadın. Yaşama dair bilgilerinin rahatlığı, bilmediklerinin korkusu ile çatışıyordu. İnsan; konforundan uzaklaşmamayı nasıl öğrenmişti? Tüm yenilikleri keşfedenler, buna nasıl cesaret göstermişlerdi? Neden […]
Şeref Bilsel, şiire adanmış bir ömür… Doğan Hızlan, Hilmi Yavuz, Eray Sanberk, Şükrü Erbaş, Ali Cengizhan, Latife Tekin ve Haydar Ergülen’den oluşan seçici kurul, ödülün […]
Hasret türkülerinin sonu neden hep üç noktadır bilir misin? Çünkü kalan, gidene dair dönme ümidini hiç yitirmez. (…) Ne son noktayı koymaya cesaret edebilir ne […]
Ruhum sıyrılırken giyotinden kalabalıklarımdan arınmış geliyorum sana burası yaşanası yerler değil. Ama sıkıyorum dişlerimi sanki uzatınca ellerim değecekmiş gibi, sanki hiç uzak değil ayrılıklar. Birazdan […]