Dilek Akıcı Tayanç, Ruhu Çifte Kavrulmuş Bilgi Koleksiyoncuları
Hüsrev kafalı yağmurlar yiyen kadın ve adamlar, bilgi mahkûmları. Her entelektüelin yapay sarayı değil de nedir bilgi? Öyle bir yapay saray ki, görünen yüzünde yoğun […]
Hüsrev kafalı yağmurlar yiyen kadın ve adamlar, bilgi mahkûmları. Her entelektüelin yapay sarayı değil de nedir bilgi? Öyle bir yapay saray ki, görünen yüzünde yoğun […]
Efendim, Evveli, âhiri, zâhiri, bâtını selamlarım. El-Evvelü Allah, El-Âhirü Allah, Ez-Zâhirü Allah, El-Bâtınü Allah. Sâhib’i selamlarım, sağımı, solumu, önümü, arkamı selamlarım. Levlâke sırrının mazharını selamlarım… Hadîce […]
“İnsan kendinden üstün bir şeyin varlığını ve kendi gücünün sınırlarını görmeyi reddettiğinde, daima hayata karşı suç işler: Önce Beytüllahimli çocukların ölüm fermanını veren Herodes, sonra […]
Çok uzaklardan geldik biz, şimdi ardımızda kalan ve içimizde taşıdığımız uzaklardan… Başka bir dilden, birbirini seven ülkelerden geldik. Ve burada, Stockholm’de toplandık, ki bu gece […]
J.D. Salinger, Çavdar Tarlasında Çocuklar “Anlatacaklarımı gerçekten dinleyecekseniz, herhalde önce nerede doğduğumu, rezil çocukluğumun nasıl geçtiğini, ben doğmadan önce annemle babamın nasıl tanıştıklarını, tüm o […]
bir ellerin var demişti, anamın beslediğinden kırk kat daha şevkatle besledi beni. demişti ki bana, seni sevmenin bi tadı var. tatlı mı, tuzlu bilmem. ama […]
Kimim ben? Pek yapmadığım bir şey ama bir atasözüne göndermede bulunabilirim: Gerçekten de, her şey, dönüp dolaşıp şuna varır: Bana arkadaşını söyle sana kim olduğunu […]
1-Yasemin evlendi. 2-Ben çocukken bir kurban bayramı bize aşağıdaki kartpostal gelmişti: 3-Evladını kaybetmiş bir ana kadar divane adam ise gözlerini göklere dikerek yürümeye başladı. Kararı […]
I. Birbirine sertçe çarpabilen nesneler gibi hürüz. Sonra düşünüyorum, bu bir tercih olmalı. Biz, bu mekan ve zamanda karşılaşmayı tercih ediyoruz, böyle oluyor çok zaman […]
Sisli bir kasım akşamı saat sekizde kentin büründüğü o sessizliğe girmek, genleşen beton kaldırıma basmak, üzeri et kaplı çatlakları adımlamak ve elleri cepte sessizliklerin arasından […]
Köpekler bizi, içimizde kemik olduğu için mi ısırırlar anne? Korkuyorum Anne -Hastayım sana -Geçmiş olsun Ağır Roman İnsanların hayatlarını, bir şeylerden vazgeçmeden değiştiremezsin.. -Kelebek Etkisi- […]
Eyvâh! Ne yer, ne yâr kaldı, Gönlüm dolu âh ü zâr kaldı. Şimdi buradaydı gitti elden, Gitti ebede gelip ezelden. Ben gittim o hâksâr kaldı, […]
Birkaç dakika sonra, artık bedeni görüntüye kapanmış olan Joachim giyinirken kendisi gök gürültüsünün ortasındaki teşhir direğine bağlandı. Başhekim yeniden süt rengindeki ekrana bakmaya başladı ama […]
Bu şehri nasıl yapmışlar böyle üstüste, ne gökyüzü koymuşlar, ne günaydın, ne buldularsa getirmişler…” Turgut Uyar Necip Fazıl, İstanbul’un ‘soylu tarihi’nin iki bahtiyarlık ve bir […]
Seyreltilmiş bir hayatı uyuyorsun; delil gibi kultabağısındır hazzın koynunda istahımı kanırtan bu zalim günah dahil donup kalmışızdır –ben dahil ordayız halatozlu zincir bunağı, versin gitsin […]
yazın mavi akşamlarıyla ineceğim patikalara buğdaylarla bezeli ufak otları çiğneyerek: ayaklarımda o tazelik, aklım bir karış havada bırak yıkasın çıplak başımı rüzgar diyerek konuşmayacağım, düşünmeyeceğim […]
Alnına konsun bu öpüş! Ve, şimdi senden ayrılırken, İtiraf edeyim ki- Günlerimi bir düş Sayarken yanılmıyorsun; Ama, umut gitmişse uzaklara Bir gece ya da bir […]
Kendiyle yüzleşmeyi kim göze alabilir? Elbette sadece değişimi umabilen! Hiçbir şey değişmeyecekse kişi kendisiyle niçin yüzleşsin? Niçin yüzleşmenin o ağır yükünü taşısın? Gerçekliği belleğinde niçin […]
Cehalet mutluluktur diyorsanız lütfen bu metni okumayın ve mutlu mutlu yaşamaya devam edin. -I- 1. Bu deneme, varlık, unutuş ve hatırlayış çevresinde kümelenen bazı kavramları […]
Nerden bilebilirdik Galileo’nun şiirimize bir yerden dâhil olacağını Çatık kaşlarıyla bize bir şeyler anlatan bir dostun varlığını nerden Uzun bir yolu yürüdük onunla ve bunları […]
yeni bir koltuğun döşemelerini sökerim karartmak için odayı; lambanın ağzının etrafında dolaştırdım parmağamı; suyunu çekti dil defalarca: geldiniz ama ben seni bekledim! kurulmuşluğum iyice dinlendirdi […]
Otelde kalan sadece iki Amerikalı vardı. Odalarına gelip giderken merdivenlerde karşılaştıkları insanların hiçbirini tanımıyorlardı. Odaları ikinci katta, denize bakıyordu. Aynı zamanda parkı ve savaş anıtını […]
uzundur gece, uzundur, ölemeyen adam için, uzun süre yalpa vurur çıplak bakışları sokak lambalarının altında, içkili soluğuyla körleşen gözleri ve tırnaklarının altındaki et kırıntılarının kokuları, […]
Çok güzel ilerliyordu kızın kitabı Okur oturur oturduğu yerde, kitap ilerler çünkü Bir fincanın altında, tercihen fincanın renginde Görünmek için bekliyor, keyif verici maddeler listesinde […]
Üç kez seni seviyorum diye uyandım Tuttum sonra çiçeklerin suyunu değiştirdim Bir bulut almış başını gidiyordu görüyordum Sabahın bir yerinden düşmüş gibiydi yüzün Sokağı balkonları […]
Sizin az sonra dinleyeceğiniz soğuk ve ağırbaşlı şiiri, hiç heyecana kapılmadan, haykırarak okumayı düşünüyorum. Size gelince, içeriğine dikkat edin, ve karışık imgeleminizde, bir yüzkarası […]
“İzdiham, 31. Sayısında kapağı okuyucuları istediği şekilde tamamlasınlar diye manşeti siz atın dedi.” İzdiham Dergisi’nin 31 sayısı müthiş bir içerikle okuyucusunun karşısına çıkıyor. Edebiyat dünyasında […]
Seçkin bir kimse değilim İsmimin baş harflerinde kimliğim Bağışlanmamı dilerim 1. ‘Kafkasya’dan esen bir rüzgâr’ın Maraş’taki serinliğidir. Fransızca, Farsça, Arapça bilen; Nakşî tarikatına bağlı, Fuzuli’den […]
Paraguay’lı büyük yazar Augusto Roa Bastos’un romanı Yo el Supremo (Ben, En Üstün) diktatörler üzerine yazılmış belki de en iyi romandır. Paraguay’lı büyük yazar Augusto […]
Kendimi öldürmeden önce bana varoluştan yana güven verilmesini isterim, kuşku duymamak isterim. Yaşam, benim gözümde, olguların belirginliğini ve akılda uyumlu biçimde birleşmelerini onaylamaktan öte bir […]
Büyük mimarî yapıtlar ortaya koyma hırsına kuşkuyla yaklaşmak için pek çok neden var. Binalara bakınca insan onları inşa edenlerin ne büyük çabalar harcadığını, ne fedakârlıklar […]
Kimse onaramaz aşkın yıpranmış kumaşını tıpatıp biçmiş içimize o usta makastar eğirip ipek ipliğini göğün mavi ipeğinden geçirmiş acılarımızın paslanmaz iğnesine hiç benzemez o umutlarımızın […]
I. Zamanla geçiyor her şey ama zaman geçmiyor Saman sayfalar arasında kuruyor kasımpatı Saate bakıyoruz yelkovan felç olmuş Akrep dikkat kesilmiş bize gülümsüyor Gece olup, […]
Kendini yaşamdan soyutlamış, sürekli içinde kaygılar ve doğruluğundan emin olamadığı çeşitli mantıklı ya da mantıksız davranış parçacıkları taşıyan bir yeraltı adamının hikâyesidir bu. Dostoyevski, yaşamının […]
Korku içinde yaşıyoruz. Çünkü öleceğimizi biliyoruz. Hayvanlar öleceklerini bilmez, korkuları yoktur! Memnun biçimde yaşarlar…içinde bulundukları anı. Ölümün farkında olmak bizi alıkoyar. * * * Hükümetin […]
Bir süre sonra, bir eli tutmakla, bir ruhu zincirlemek arasındaki ince farkı öğrenirsin, Ve aşkın yaşlanmak, birlikte olmanın da güvende olmak anlamına gelmediğini öğrenirsin. Ve […]
2014 yılı Gana için hiç iyi geçmedi. Daha birkaç sene öncesine kadar Afrika’nın gelişimi için bir model teşkil eden bu ülkede, başını alıp giden enflasyon […]
1. Yüz yıl kadar önce herkesin çok kötü bir insan olarak tanıdığı Jeremy Bentham adında bir filozof yaşadı. Daha çocukken adını ilk duyduğum anı bugüne […]
En yalın ifadeyle şu an aranızda bulunmaktan ne kadar mutlu olduğumu ve Nobel Edebiyat Ödülü’ne beni layık gördüğünüz için son derece müşerref olduğumu söylemek istiyorum. […]
Edebiyat ürününün temelini oluşturan gerçeklik, birinci planda yazarın kendisidir, başka deyişle, yazarın geçmişi ve bugününü, bilinci ve bilinçsizliği, bilgisi ve vicdanı bu gerçekliğin öğeleridir. Sanat […]