9 Kasım 2016

Salih Yıldırım, Sadece Bir Ağrı

ile izdihamdergi

deftere şiir yazdırtan ağrı, çok ikonik
fazla depresif, nefesi sen verdikçe ben aldım
uykum yok, öyleyse tüm koyunlar tutuklanmalı
-bunu bir bebeğin birey oluşu açıklar-
matematik bizim için çok geç
ve tek kolay soru nikah masasındadır.

az evvel bütün internet sitelerinde uykumu aradım
beş taksitle girdim en uzun geceye
koşa koşa gidilen her yeri seviyorum, bu şu demek:
”doğduğum günden beri ölüme yürüyorum
vardığımı sandım bu sabah uyandığımda”
yavan bir şölen ve kuş tüyü uykusuzluk
sabah olunca gözlerim kamaşır
öğlene doğru kendimle konuşurum
”incinmişsem bir tenhaya dönüşürüm”
-nasılsa en uzun geceye kaptırdım yerimi-
bahar gelsin artık dedim, ilk çiçeği baharın
-ben seni bir çorakta yaprağından tanırım-
adını yazdım, adımı çöpe attım
-kimse kendini kimliğinden tanıyamaz-
bir şeyleri diri tuttum eskittim kendimi
ağzımı açtım gökdelenler bastı yaylaları
sustum, atı öldü her bedevinin çölde
yakışıklıca girdi içeri giren
intikam almak için avm’lere uğradım
gözlerimle gördüm -bu ne saçma replik-
iyi şiirler kovaladım, aşktan meşkten vazcaydım
ah o turşu alan sofrayı kuran adam
uyanık kalmak önemli!
insan uykuyu bile uyanıkken sever
ve uyanığın hiçbir yerden ısıtmalı değildir evi
-lütfen evde denemeyiniz- tek mesleğim bu
yemeğe kadar kanepede pineklemek -tek mesleğimiz bu-
şurada bir yerde, asgari ücret gibi biri
yanında kirli buzdolabından bahseden yerliler
-herkes her yerde küçük yapraklara lezzet eklemektedir-
mesleğimiz, sevgimiz hep bu
ters yolda giden araba şoförü gibi hissediyorum biraz
birinin özel hayatına falan karışmak…
mesleğimiz: çok hapşurmak az yaşamak
ali ağaoğlu’nu tanımak bolca
bana biraz içinde ”bağdat caddesi” geçen cümleler kurun!

uyurken sevemem
seni seviyorum!

Salih YILDIRIM

İZDİHAM