2 Haziran 2017

Rojan Tiryaki, Yorgunluğun Geçmişi

ile izdiham

Gününü gün eden geçmişten geldim
Cebimde saatler cebimde şehzade uykuları
Düşmek derdini bir yaprağa vererek
Çıktım karşına
Dilime öğrettiğim bir kaç susmakla

Duvar arasına sıkıştırılmış takvim yaprağında
Bırakmışken yorgun düşen omuzlarımı
Nasihatler verdim ihtiyar yüreklere
Görmek denince kekeme kalan cümleler kurdum
Ellerimi sakladım serin dallar arasına
Oysa kabul görmemiştim
Yüzyıllardır taşlandığım bu yazgıda

Günahına ortak etmiyor bizi çocuklar
Bu yüzden yalpalayarak bahsettim
Her defasında kanayan uzun mısralardan
Yorgundum çünkü
Korkmamak için dilsiz serçeleri korkutmaktan
Ve üstüme yakıştırmaktan
Unutmak denen zifiri gölgeyi

Yorgunluğumu anlatmaya dilim dönmedi
Üstüne düştüğüm dünya
Ayağımın takıldığı geçmiş
Şimdi
Sevmek hakkını faiziyle devrederken öğrendim
Tarih tekerrür denen reklamdan ibaretmiş

 

 

 

Rojan Tiryaki

İZDİHAM