17 Haziran 2017

Mikrofon patlatan hafız, Hafız Burhan Efendi

ile izdiham

Sesi öylesine tiz ve gürdü ki, mikrofonsuz olarak Beşiktaş’tan okuduğu bir ezan Üsküdar’dan dinlenirdi. Ve yine  sesi öylesine dikti ki, şarkıda geçen sert bir ünlü harf mikrofonda patlardı. Yani bir anlamda ses patlaması olurdu kayıtlarda. Belki de bu yüzden ‘Mikrofon patlatan ses’ diye anılır Hafız Burhan. Usta icracının, ya bir teknik gereklilikten yahut sesinin gür oluşundan olsa gerek, şarkılarını stüdyonun köşesinde mikrofona sırtını dönerek okumak zorunda kaldığı da anlatılır.

Hafız Burhan bugünlerde yeniden kulakların pasını siliyor. Burhan’ın gazel ve şarkılarını içeren ‘Hafız Burhan Sihirli Ses’ albümü İBB Kültür A.Ş. tarafından yayınlandı. Yapım yönetmenliğini İTÜ Türk Musikisi Devlet Konservatuarı Öğretim Üyesi Mehmet Bitmez’in üstlendiği albüm 11 eserden oluşuyor. Sanatçının sesi ile meşhur olan mersiye Makber, bir İstanbul türküsü olan Kadifeden Kesesi, Söyleyin Güneşe Bugün Doğmasın, Bir Gönülde İki Sevda Olmaz, Gönlümü Aşka Salan albümde yer alan eserlerden bazıları.

hafız burhan ile ilgili görsel sonucu

Plakçı dükkanı açtı

23 Mayıs 1897’de İstanbul Aksaray’da doğan Hafız Burhan, küçük yaşlarda sesinin güzelliğiyle tanındı. Mukabele, mevlid, mersiye okumaya, zâkirlik ve müezzinlik yapmaya başladı. İstanbul Radyosu’nun kurulusunda görev aldı. Dârütta’lîm-i Mûsikî kadrosunda çalıştı. Beşiktaş’ta bir plâkçı dükkânı açarak Columbia şirketi temsilciliği yaptı. Sayısız plak doldurdu.Columbia firması, Hâfız Burhan’ın sesinden elde ettikleri kâr sebebiyle kendisine bir araba hediye etmiş, bu da onu Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk otomobil sahiplerinden biri yapmıştı.

MAKBER’İ MEŞHUR ETTİ

Türk edebiyatının önemli ismi Abdülhak Hamid Tarhan’ın yazdığı “Makber” mersiyesi, Hafız Burhan’ın essiz icrası ile meşhur oldu. Onun üslubu pek çok sanatçı tarafından örnek alındı.

Kalbi, kendi sesine dayanamadı

1934’te “Sesyılmaz” soyadını alan Hafız Burhan, 18 Nisan 1943’te, Mareşal Fevzi Çakmak’ın kızının mevlidini okumak için gittiği Ankara’da kalp krizi sonucu vefat etti. Hafız’ın ölümünün sesi yüzünden olduğu, mevlid esnasında çok tiz perdelerde gezindiği ve kendi sesine kalbinin dayanmadığı anlatılır. Mezarı Beşiktaş’taki Yahya Efendi Dergâhı haziresinde yer alıyor.

Kaynak: Star

İZDİHAM