2 Mart 2016

Mavi Yeşil Dergisi, Mayıs Haziran 2011

ile izdiham

Mavi Yeşil, edebiyat dünyasındaki dik başlı yürüyüşüne, bütün olumsuzluklara rağmen devam ediyor. Tam anlamıyla bir dergi mezarlığı olan Türkiye’de, Mavi Yeşil’in inadına söyleyecek daha çok sözü var. 12. yılına da en ufak bir aksaklığa dahi mahal vermeden devam eden Mavi Yeşil, herhangi bir kurumun, kuruluşun, cemiyetin, cemaatin vs… arkasına sığınmamış olmanın da verdiği haklı gururla işte tam da bugünlerde 69. sayısına ulaştı.

69. sayının sunuş yazısında şöyle diyor Hasan Öztürk; “Bu sayımızla on ikinci yılımızı ortaladık., yola devam ediyoruz. Bir sonraki sayımız basılmadan (12 Haziran 2011) milletvekilliği genel seçimleri yapılacak. Seçmek özgürlüktür; umarız seçimler beklentilere karşılık olur. Önceki seçimlerin öncesinde olduğu gibi bu seçimlerin öncesinde de açık ve kapalı alanlarda sözü hiç edilmeyecekler arasında yine bilim, kültür ve sanat olacak gibi. İyi ki dünyadan umudunu kesmemişler için sanat ve edebiyat var, iyi ki edebiyat dergileri yayımlanmaya devam ediyor.”

Hasan Öztürk’ün bu sözlerine katılmakla birlikte, edebiyat dergileri/dergicileri arasında bile tam anlamıyla bir dayanışma olmadığını görmek de insanı üzüyor açıkçası. Tabiri caizse işini yoluna koymuş dergiler merkezin sağında solunda basılmaya devam ederken, kaçı Rize’de 12 yıldır aralıksız yayımlanan bir dergi olduğundan haberdar diye de düşünmeden edemiyor insan. Olsun… Mavi Yeşil’in onlara rağmen söyleyecek sözü var dedik ya…

Mavi Yeşil’in bu sayısı Tanpınar ve o eksende daha çok Huzur ağırlıklı oldu. Tanpınar’ın 110. doğum yıl dönümü için küçük bir hediye niteliğinde olan 69. sayı için, Hasan Öztürk’ün tabiriyle, “…Tanpınar özel sayısı demek doğru olmaz elbette; dergi Tanpınar’dan esintiler getirdi o kadar.”

Tanpınar dosyası diyebileceğimiz dosya içinde olan yazılar da az önce belirttiğim gibi Huzur ağırlıklı. Esra Polat, Huzur’da Mazinin İzleri’ni yazdı. Benim yazım Huzur’un Mümtaz Şahsiyeti: Mümtaz başlığıyla Huzur’un ana karakteri Mümtaz’ı anlatıyor. Elif Balcı Kaştaş, Nuran’ın ağzından Nuran’ı yazdı hikaye tadında. Hasan Öztürk, Tanpınar ve Huzur için yazılanları derledi Mavi Yeşil için. Abdullah Dayıoğlu, Edebiyat Üzerine Makaleler’e Dair adlı yazısıyla Tanpınar’ın bir aşka yönüne değindi. Mehmet Nur Karageçi ise Yunus’tan Tanpınar’a: Selam Olsun Şiiri Üzerine adlı yazısıyla tasavvuf ile Tanpınar arasında köprü kurdu.

Bu sayının şairleri, S. Tuncer, S.Şimşek, T. M. Turhan, Ö. Eski, A. Taşkın, S. Demirci, A. U. Olgar ve M. Koto. Bu sayının en genç yazarı Naz Bakır, Mustafa Bilgücü gibi bir öyküsüyle 69. sayıya renk katanlardan. Sema Şarlanoğlu Kötülük ve Tanrı fikrini biraz felsefi biraz teolojik olarak ele aldı. Rize Üniversitesi hocalarından Ahmet Albayrak da geleceğimizin büyükleri olan çocuklara saygı duymanın erdemi üzerine yazdı. Sebahattin Bayrak, kısa ve lirik bir yazısı ile katıldı ve dost’a seslendi. Son olarak da İbrahim Varelci, Mehmet Sancaktutar’ın Ölü Beyazı romanına dair yazdı.

69. sayıda kağıt kalitesinde de farklılığa gitti Mavi Yeşil. Dostlar beğenirse ne ala. Böyle devam edecek demektir. Mavi Yeşil’e gelen yazı, şiir ve öykülerin çokluğu da Mavi Yeşil ailesi olarak bizleri tatlı bir sıkıntıya sokmuyor değil. Umuyorum ki bu durum daim olur. Ticari kaygıları bir kenara bırakınca, güzel ürünler çıkıyor ortaya demek ki ister istemez. Başkalarını da bekleriz. Her zaman söylediğim gibi: Korkmayın. Ürkmeyin. Kaçmayın. Alın. İsteyin. Gönderelim. Okuyun. Paylaşın. Dokunun. Harflere dalın. Boğulun. Batın. Çıkın. Paradan daha önemli şeyler de var. Mavi Yeşil için para, 12 yıldır ilk sıraya yerleşemedi. Bundan sonra da yerleşemez. Bilmeyenler ve hala bilmek istemeyenler için bir kez daha tekrar edelim, Mavi Yeşil hala 3 lira. Yıllık abonelik ise 15 lira. Posta bedeli almadığımız gibi, bir sayıyı da ücretsiz göndermiş oluyoruz yani. Biz daha ne yapalım… Oğuz Atay gibi tekrarlamak lazım şimdi: “Biz buradayız sevgili okuyucumuz, sen neredesin acaba..?”

 

 

İlker Aslan,  kirmizibisiklet.wordpress.com‘ten alındı.

İzdiham