18 Nisan 2019

Kalbin Simyası İlk Kez Türkçede

ile izdiham

“İmam İbn Atâullah, bu kitapta sıkça alıntılanan ve İmam Mevlüd’ün şiirinin bu pasajında bizzat zikredilen şekliyle gönül ilminin üstadıydı. Onun Hikmetler Kitabı (Hikem-i Atâiyye), İslam’ın derûnî geleneğinde oldukça saygın başyapıtlardan biridir. İmam İbn Atâullah, 35. Hikmet’te şöyle der: ‘Bütün isyanın, lâkayıtlığın ve arzunun kaynağı; insanın kendini beğenmesidir. Bütün taatin, hassasiyetin ve erdemin kaynağı ise insanın nefsini hor görmesidir. Kişinin, kendini beğenmiş bir âlimdense nefsini hor gören bir cahille dostluk kurması daha evlâdır. Kendini beğenmiş bir âlimde nasıl bir ilim olabilir? Nefsini hor gören bir kimse nasıl cahil olabilir?”

Kâinatın mübarek zatlarından İbn Atâullah İskenderî Hazretleri(ks), Türkçeye ilk kez tercüme edilen ve geçtiğimiz Ocak ayında Timaş Yayınları tarafından neşredilen Kalbin Simyası’nın müellifi Hamza Yusuf’un manen çokça takip ettiği, hürmet ettiği zatlardan. Kim güller açmaz, gülistan olmaz ki Hikem karşısında? Bu nedenle Hamza Yusuf, İbn Atâullah İskenderî Hazretlerinden, Kalbin Simyası’nın birçok kısmında bahseder.

Kalbin Simyası İlk Kez Türkçede. Peki Kalbi Simyaya Tâbi Tutmak Nasıl Olur?

Neredeyse bütünüyle dış görünüşe, zâhire, maddiyata yönelmiş olan günümüz toplum yapısı, bu ilerleyişi, manevî kodlarına binaen, bir yerde kaldıramıyor ve bir “arayışa” giriyor. Buna ister anlam arayışı, ister manevî arayış, ister kendini bulma çabası diyelim. O ruhtaki “eşref-i mahlukat”lık, bu süflîlikten âzâde olmak istiyor ve içindeki manevî yaraların çözümüne eğiliyor.

İşte, alanındaki ve dünyadaki önemli âlimlerden biri olan ve kendi manevî yol haritasıyla ve yönelişiyle de dikkat çeken Hamza Yusuf, Kalbin Simyası: Manevî Yaralara Çare Bulmak’ta kibir, tûl-i emel, kadere rıza göstermemek gibi birçok manevî rahatsızlığımızın tanı-teşhis-tedavi üçlüsüne yöneliyor ve İslam-tasavvuf geleneğimizden ve aynı zamanda kadim dünya geleneklerinden de beslenerek okura kalplere dokunacak reçeteler sunuyor.

Hamza Yusuf Kimdir?

“Her insan, kendi kalbinin çobanıdır,” der Hamza Yusuf Hanson. 17 yaşında geçirdiği bir trafik kazasının ardından gelen bir tefekkür süreciyle İslam’ı seçen ve o gün bugündür dünyanın dört bir tarafında canla başla çalışan, klasik Doğu ve Batı bilimlerine hâkim değerli bir âlim kendisi. Yıllar yılı insanların İslam’ın önce zâhiriyle, sonra ise bâtınıyla tanışmasına vesile olmuş kült eser Purification of the Heart‘ın müellifi. Yıllardır tercümesi beklenen bu değerli eser ise 2019’un ilk günlerinde raflarda yerini aldı, okuyucusunu beklemekte.

İZDİHAM