15 Mart 2017

Hatice Ertoy, Tabut Veya Bir Mektubun Öyküsü

ile izdiham

Okunmadık her metin yenidir. Ben ilk nerede okudum bunu? Size hikayemin yolunu gösterirken, ey kari, müsaadenizle etrafta dolaşacağım biraz. Çünkü kahramanların ortak özelliği sıkılmaktır. Soğudukça büzüşen bir çemberin merkezindeymiş gibi. Gezmek iyi gelir, sıkıntıya. Çoğunlukla. Hep aynı rüyadan kaldırılıp aynı rolü oynamaya mecbur bırakılıyor kahraman, kahraman{lar[ım(ız)]}. Uyuyordum. bekliyordum. sizi merak ediyordum. Gözlerinizle dürttünüz sözcükleri ve çağrıldım. Sabırlıysanız, kayda değer hiçbir şey anlatacağım. Yapacak daha iyi bir işiniz yok ya.

Toparlayacak olursak, bir sıkıcı ilk cümle umursamazlık ya da özgüven anlamlarına gelebilir. “Etrafından dolaşmak” yerine “etrafta dolaşmak” tabirini kullanmaksa kurnazlık gereği. Ben, size ana yola kadar eşlik etmek için metne kondurulmuş bir karakterim. Karakter miyim? Her şey şöyle başladı:

Her şey, yazarın anlatıcı mı kahraman mı olmak istediğimi sormasıyla başladı. Her şey? Benim hikayem. Birinci tekil şahıstan haberin yok mu senin? Yazar, böyle bir şeyi hiç sormamış da olabilir ve belki o da benim kurgu karakterlerimden biridir.

Hitap gerilimini rahatlatmak için varsayalım adınız Sevinç olsun.

Froyd burada olsaydı, Sevinç, uykuluyken yazdıklarımın bir anlamı olabilirdi. Froyd’un bilmediği insanın ölünce uyandığıdır. Mesele, kurgu. Froyd kurguya inanıyor muydu? İnsanlar hala vapurda geçen ve içinden vapur geçen öyküler yazıyor.

Yani, Sevinç, değişmeyen veya değişmesi zaman alan şeyler var. Ninelerimiz, mesela, en çok da dedelerimiz, ölümlerinden yaş alırlar biz doğunca ve doğdukça. Babaannem, bir vitirde kunut dualarını okuyamamıştı. İyi kötü bir kalbiniz vardır, Sevinç. Soruyorum -ölümü tanımaya bundan iyi bir vesile var mı?

Bir cenazenin sonuna hiç yetişemedim ve hala bir soru işareti asılı duruyor boynumda. Ölüsünü yolculayan yetim bir tabut ne yapar?

Hemen belirtelim -yolun karşısındaki dolmuşlardan birine atlarsanız sizi hiçbir yere götürür. Ama sorsanız da gösterirler; tam olduğunuz yeri.

 Açık mektuplar neden kadınlara yazılır, Sevinç?

Hatice Ersoy

İZDİHAM