30 Eylül 2016

Güven Adıgüzel, Yusuf’un Çağrılması

ile izdihamdergi

Kuyu diyorum Yusuf çıkıyor, elma deyince sen
İdeolojiler kaybederken yüksek sesle bekliyoruz, farkındayız dünya hali, ey ahali!
Akşamüstlerine çökmüş kederlere siperlenirken binlerce kez yenilmiş çocuklar
Evinize dönün çağrısı kadar, yoksulluk da modadır bundan böyle her mevsim
Bir filmde görmüştüm; çocuktur en yakını Allah’ın ve tüm köşe başları tutulmuştur
Mecazdan başka her şey susuyor, burda şiir söylenmiştir, kafiyelerde çokça Filistin!

Kuyu diyorum Yusuf çıkıyor, elma deyince sen
Sağ çıkılmaz dublörün öldürüldüğü hiçbir filmden
Susmayı öğrenemedik, konuşmak yüzyıldır en modern ayin
Makaslanan kırmızı kurdeleler kadar umursanmaz rüyaya hayretim
Ne çok efkârlardan geçiyoruz, ne de çok söylüyor şairleri dünya
Yol mürşid’tir yürüyene, dünyanın diline pranga vurmak da öyle!

Kuyu diyorum Yusuf çıkıyor, elma deyince sen
Görgü şahitlerini hiç sevmedik ve piyango biletlerini
Bir ‘ah’ kadar acemiydi bu törenler yağmurların hatrına suskun
Ellerimize gökyüzünü doldurup beklesek de, kalbimiz kuyu.
Rüyalara söz geçmiyor, gitmiyor başımızdan gömleğimizde kasten süslü dünya
-Müsait bir ölümde inememek gibiyiz-

Uyu diyorum aklım çıkıyor, elma deyince sen
İnsan’ın dehşetine nasıl da yeniliyor merhamet!
Kısmet her zaman en güzel ihtimal ve mürşid’tir düşene kuyu
Ölmek de bir ipucudur, sızlayıp dururken içimizde Kenan
Bu gömlek neresinden yırtılırsa orası zindandır artık!
Kimsesiziz nasılsa o kuşların kalbinde,

İkimiz de Yusuf

Güven Adıgüzel

İZDİHAM