27 Haziran 2016

Türkiye’de eğitim gören misafir öğrenciler Sezai Karakoç ile buluştu

ile izdiham

Türkiye’nin değişik kentlerinde yükseköğretimini sürdüren uluslar arası öğrenciler, şair-yazar Sezai Karakoç ile bir araya geldi. Öğrencilere seslenen Sezai Karakoç, “Burası sizin ülkenizdir; sizin ülkeniz de bizim ülkemizdir.” dedi.

Başbakanlık Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) ile 11 ilde çeşitli sivil toplum kuruluşlarının birlikte düzenlediği “Uluslararası Öğrenciler Akademisi”, sona erdi.

Akademiye katılan yaklaşık 50 öğrenci gezi iÇin gittikleri İstanbul’da şair-yazar Sezai Karakoç ile buluştu. Kayseri’den Tanzanyalı Hassan Süleyman, Bagnladeşli Ejaz Kadry ve Afganistanlı Toimohammad Wakib’in katıldığı seminerde; Sezai Karakoç, birlik ve beraberlik vurgusu yaptı. Balkanlardan Çin’e ve Sibirya’dan Hint Okyanusu’na kadar geniş coğrafyadaki çeşitli ülkelerde yaşayan Müslümanlara tek millet olarak bakmak gerektiğini ifade eden Karakoç, “Bizim ülkemiz sizin ülkenizdir ve sizin ülkeleriniz de bizim ülkemizdir. Çünkü hepimiz aynı medeniyetin çocuklarıyız. Bu coğrafyada yaşayan insanların bir araya gelmesiyle de İslam kardeşliği yeniden oluşacaktır. Bu bilinç ile ve birlikte hareket edildiği takdirde yeni bir dönemin başlayacaktır. bugün dünyanın içine düştüğü ahlâki bunalımlar; ancak İslâm ile aşılabilecektir. İslam kardeşliğinin oluşturulması, emperyalizmin de sonudur.

İslam kardeşliği de sevgiyle kurulacaktır. Dünyanın farklı yerlerinden gelmiş olsanız da aynı medeniyetin mensubu olan sizler, bu uğurda kendinizi görevli saymalısınız.” diye konuştu.

Bilim ve teknolojinin vardığı noktada; küçük devletlerin gerçek anlamda bağımsız kalma şansının olmadığını söyleyen şair-yazar Karakoç, gerçek bağımsızlığın ve etkin bir gücün ancak aynı medeniyeti taşıyan ülkelerin bir araya gelmesiyle oluşabileceğini belirtti. Bunun için de birlik ve beraberlik içinde olunması gerektiğine işaret eden Karakoç, farklılıkları ve anlaşmazlıkları körükleyerek ayrılığa düşmenin sonuçlarının neler olduğunun ise; son 2 yüzyılda acı biçimde tecrübe edildiğini de sözlerine ekledi.

İZDİHAM